Ramazan Bursa/Tahran
El-Fetih içerisinde 1993 yılında Oslo Anlaşması ile başlayan hayal kırıklığının zaman içerisinde derinleştiği ve hareketin bugün ikiye ayrılmaya yakın bir noktaya geldiği söyleniyor.
El-Fetih’in imzaladığı Oslo Anlaşması ve sonraki dönemde uyguladığı yanlış politikalar Filistin halkı üzerinde etki bıraktığı ve bundan dolayı Batı Şeria ve Gazze’de yaşayan çoğun Filistinli gencin el-Fetih’e sırt çevirdiği aktarılıyor. Filistin halkının dikkat çekici bir çoğunluğu Filistin Ulusal Yönetimini yolsuzlukla ve halkı değil üst kademeyi düşünmekle suçluyor.
El-Fetih Hareketi içerisinde bulunanlar ise “Abbas sonrası dönemde el-Fetih yoluna nasıl devam edecek?” sorusu üzerinden ikiye ayrıldıkları iddia ediliyor.
İsrail’in Filistin bölgelerinde yarattığı fiili durum müzmin Filistinli iyimserlere bile “iki halk için iki devlet” formülünün artık işlemeyeceğini düşündürüyor. El Fetih’te hiç kimse önümüzdeki yıllarda İsrail’le uzlaşamaya varılabileceğine, başka bir deyişle İsrail’in 1967 sınırlarına çekileceğine, Kudüs’ün bir bölümünü vereceğine ve İsrail’le yan yana yaşayacak bir Filistin devletinin barışçıl mutabakatla kurulabileceğine inanmıyor. El Fetih içindeki kavga da işte bu noktada başlıyor.
El-Fetih içerisinde ki bir grup İsrail ile anlaşmanın hala mümkün olduğunu düşünüyor. “Uzlaşı Kampı” veya onlarla alay eden grup tarafından “Saf Kamp” olarak ifade edilen bu grupta, Cibril Rajub, Kadura Fares ve Hüseyin El Şeyh gibi isimler yer alıyor.
Diğer grup ise İsrail ile iki devletli bir çözüm üzerine anlaşmanın mümkün olmadığını düşünüyor. Onlara göre, anlaşmanın olmaması için İsrail, elinden gelen herşeyi yaptı. Dolayısıyla, el-Fetih’in kurulduğu döneme dönmesi gerektiğini savunuyorlar. El-Fetih’in ilk kurulduğu dönemlerde ifade ettiği “Denizden nehre kadar Filistin” sloganı ve ilkesi üzerinde yeniden ittifak edilmesi gerektiği ve o döneme dönülmesinin zaruri olduğunu söylüyorlar. O dönemde el-Fetih, “Denizden nehre kadar Filistin” sloganıyla Akdeniz’den Ürdün Nehir’ine kadar olan bölgenin Filistinlilerin olduğunu ifade ediyordu.
El-Fetih içerisinde öze dönüş fikrini savunan grubun içerisinde Sultan Ebu El Aynayn, Cemal El Tiravi ve Cemal Ebu Leyl gibi kıdemli isimler bulunuyor.
El-Fetih içindeki bu ayrılık, hareketin 51. Kuruluş yıldönümü için hazırlanan afişlere bile yansıdı. Abbas yanlılarının hazırladığı afişlerde, Yaser Arafat ve Mahmud Abbasın fotoğrafları, üzerlerinde İsrial ile yapılacak barışı simgeleyen beyaz güvercin, Filistin bayrağı ve el-Aksa Camii fotoğrafları ve “ söz sözdür, yemn yemindir” yazısı bulunuyor.
Muhalif grubun hazırladığı afişte ise, İsrial ile barışı simgeleyen beyaz güvercinin yerine Filistin haritası ve “Yaşasın Fetih gücünün kurulduğu gün” yazısı yer alıyor.
Filistin’i yakından takip eden uzmanlara göre; 2016 yılı el-Fetih için kolay bir yıl olmayacağı ve muhtemelen 2016 yılının Abbas’ın iktidarda ki son yılı olacağını düşünüyor.
İSLAMİANALİZ
İslami Cihad'tan Gazze Açıklaması
Siyonist Ordu Refah'a Saldırdı
İmam Hamenei'den Hacılara Filistin Tavsiyesi
Filistin Direniş Hareketlerinden Ateşkes Açıklaması
