Suriye Ordusunun Halep’te elde ettiği dönüm noktası konumundaki başarı her ne kadar işgal edilmiş Filistin topraklarının uzağında gerçekleşmişse de, İsrail rejimi tarafında çok yakından ve endişeyle takip ediliyor.

Tel Aviv rejimi bu zamana dek hükümet güçleri ve düşmanları arasında iki tarafın da kaynaklarını yok edecek bir yenişememe durumunu tercih ediyor ve böylece kendi aleyhine doğacak bir hareketliğin önünü almayı umuyordu.

Fakat Halep’teki son durumun ardından Suriye ordusu ve müttefiklerinin öne geçmesinin İsrail’de bir dizi endişeye yol açtığı belirtiliyor:

Birinci olarak Rusya’nın Ortadoğu’ya asli bir oyuncu olarak dahil olması İsrail’in Rus uçaklarıyla çatışma endişesi nedeniyle Suriye’de ve özellikle de ülkenin kuzeyinde dilediği gibi at koşturmasına engel teşkil ediyor,

İkincisi, Halep operasyonu tam da Cenevre Görüşmeleri esnasında ABD’nin zayıflığını bir kez daha göz önüne sermiş oldu: Ne Suriye savaşında sürekli “iyi adamlar” olarak tanımladığı “ılımlıları” kurtarabiliyor ne de Rusya’nın etkisini bloke edebiliyor,

Siyonist rejimin güvenliği için belki de en çok önem arz eden nokta ise Halep’te elde edilecek nihai bir zaferin Suriye ordusunu güney Suriye’deki (Deraa ve batıdan Golan Tepelerine doğru) çabalarını arttırmaya sevk edecek olması. Suriye ordusu ve militanlar arasında Golan’da yapılacak şiddetli çatışmalar işgal edilmiş topraklarla Suriye sınırı arasındaki stabil durumu tehlikeye atabilir ve bu durum İsrail sınırındaki Hizbullah ve İran Devrim Muhafızlarının varlığının daha da büyüyüp güçlenmesine yol açabilir.

Alahednews

medyasafak