Safiyuddin, El Meyadin kanalı ile yaptığı özel röportajda şunları söyledi: “Bütün medya propagandalarının, siyasi eylemlerin ve baskıların nedeni, Hizbullah’ı bölgedeki ve Lübnan’daki bütün olayların sorumlusu gibi göstermeye çalışmaktır ve bu, çok önemli bir aşamada olduğumuzun kanıtıdır.

Suriye’de ve bölgede yaşanan gelişmeler, örneğin Türkiye’de meydana gelen olaylar ve Avrupa’da yaşanan gelişmelerin hepsi, kuşkusuz bazı değişimleri de beraberinde getirecektir ve Türkiye’nin bazı durum ve konularda esneklik göstermesi muhtemeldir.

Hizbullah’ın İsrail ile savaşa hazırlıklı olmasının Suriye’deki mevcut görevi ile bir ilgisi yoktur. Çünkü İsrail le savaşa hazırlıklı olma sorumluluğu, Direnişin vazifesidir ve hiçbir şekilde ve hiçbir koşulda bu görevi yerine getirmekten vazgeçmeyecektir.

Direniş şu an sahip olduğu güç ile ve İslam Ümmeti ve bölge halkı direniş cephesinin yetkinliği ve uzmanlığı ile uygun şartlar oluştuğunda ve işgalci ve yenilmiş rejimler bahaneler üretmediğinde, İsrail’i yok edeceklerdir.

Haşim Safiyuddin, Hizbullah’ın Suudi Arabistan’a karşı duruşu ile ilgili olarak sorulan bir soru üzerine şunları söyledi: “Suudi Arabistan’ın çıkardığı gerilimler ve gerçekleştirdiği eylemler kaşsında Hizbullah’ın tepkisi gayet doğaldır.”

Safiyuddin aynı zamanda Arabistan’ın Yemen ve Bahreyn’de yaşanan krizlerdeki rolüne değinerek şunları söyledi: “Akıllı ve insani duygulara sahip bir insan, Yemen’de yaşanan olaylar karşısında sessiz ve seyirci kalabilir mi?”

Hizbullah Yürütme Konseyi Başkanı Safiyuddin, Bahreyn’de halkın barışçıl hareketlerine karşı yapılan zalimce eylemlerin asıl kaynağının Suudi Arabistan olduğunu belirtti.

Safiyuddin ayrıca, birçok Arap Rejimin Filistin direnişine karşı komplo kurduğunu ve Filistin’i iç ihtilaflarla, siyasi yolsuzluklarla ve başka ülkelerin konularıyla meşgul etmeye çalıştığını belirterek, “ Direnişin İsrail karşısında zaferlere giden yoluna engel olmaya çalışan rejimler bu gün yok olmuştur” dedi.

tesnim