Sorgu memuru şaşkınlıkla ona sordu: ‘’Fakat sen Hıristiyansın.’’
     Kakeyiş cevapladı: Benim dinim Hıristitanlık’tır, fakat Müslümanların şuur ve iştiyakına sahibim ve kimliğim de Filistin kimliğidir. Ben Kudüs diyarından bir inkılapçıyım.’’
     Filistin Enformasyon Merkezi Farsça Bölümünün haberine göre, Siyonist rejim geçtiğimiz yıl mayıs ayında 22 yaşındaki Hıristiyan Can Kakeyiş'i bir siyonist yerlesimciye saldırdığı gerekçesiyle 9 yıl hapse mahkum etmişti. Artık şurası bir gerçek ki Filistinliler farklı dinlere sahip olmalarına rağmen bir düşmana karşı mücadele ediyorlar ve onlar asla Filistinli kimliklerinden uzaklaştırılamazlar.
      Can, Kudüs'ün eski bölgelerinden Hıristiyanların yaşadığı Nesara sakinlerindendir. Bu bölgenin sakinleri Mescid-i Aksa savunuculuklarıyla meşhurdurlar. Can, Siyonist yerleşimcilerin saldırılarına karşı Mescid-i Aksa'yı savunabilmek için hep orada bulunuyordu.
     Onun her zamanki arzusu bağımsız Filistin’de yaşamak ve Filistinli esirlerin özelliklede uzun süreli hapse mahkum edilmiş esirlerin özgürlüğüne kavuşmasıdır.
       Can'ın babası Filistin Enformasyon Merkeziyle yaptığı söyleşide şunu belirtti: Can; Filistin, Mescid-i Aksa ve Filistin Kiliselerine aşkından dolayı o siyonist yerlesimciye saldırdı ve onu yaraladı.
             Hıristiyanların Rolü 
       Kudüs'teki Filistin Esir Derneği müdürü şunu vurguladı: Siyonist mahkeme Can'ı Mescid-i Aksa'yı, Muhafizları ve bu mescitte namaz kılanları savunduğu için 9 yıl hapse mahkum etmiştir.
        Hıristiyanlar, Filistin’in İslami değerlerini savunmada neredeyse Müslümanlar kadar gayretlidir, Filistin herkese aittir ve siyonist düşman için Müslüman ile Hıristiyan arasında hiçbir fark yoktur.
    Nasır Gevs şunları da hatırlattı: Siyonist düşman ne zaman  Mescid-İ Aksa'da namaz kılanlara ve muhafızlarına saldırırsa aslında Mescid-i Aksa ve Kıyamet Kilisesi’ne saldırmış demektir. Birçok Hıristiyan genç Müslüman kardeşleriyle beraber Mescid-i Aksa'yı savunmak için bu mescitte itikafa girmektedir.
       Gevs, Hıristiyan  gençlerle  Kudüs'ün eski bölümündeki Müslümanların samimi ve dostça ilişkilerinden de övgüyle bahsetti.
     Filistin’in ayrılmaz parçası olan Hıristiyanların  bu toprakların asli ve önemli kavimlerinden olduklarını vurgulayan Nasır Gevs, onların yüce Kudüs'ü savunmadaki  çabalarından övgüyle söz etti.
      
     Bilindiği gibi, Kudüs  intifadasının başlangıcından şimdiye kadar Filistinli bir Hıristiyan olan belediye başkanı Süleyman Rabdi Siyonist askerlerin  kurşunuyla şehadete ulaştı ve şimdiye kadar onlarca Hıristiyan  Filistin milletinin mücadele tarihinde Siyonist rejimin zindanlarına atıldı. 

kudusgunu.com