Hamas İslami Direniş Hareketi üst düzey yetkililerinden Fayiz Ebu Verde verdiği röportajda Filistin meselesi, İntifada, milli barış süreci, Batı Şeria’daki durum ve bölgedeki gelişmeler hakkında sorulan soruları yanıtladı.
Tesnim: Filistin’in yeni yıldaki durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Fayiz Ebu Verde: Bismillahirrahmanirrahim. Başta Ramallah’taki Hristiyan kardeşlerimin yeni yılını kutluyor, yeni yılın onlara hayır ve bereket getirmesini umut ediyorum. İlk olarak her ne kadar sözde de olsa, Hamas ve Fetih Hareketi arasında barış alametleri görülmektedir ama biz söz ve konuşmaların uygulama aşamasına geçmesi için Ebu Mazen (Mahmut Abbas) başkanlığında Filistin Yönetimi Başkanlığının ve seçilmiş yeni merkezi komitenin oluşmasını bekliyoruz.
Bana göre eğer bu tahminler gerçekleşir, söz ve konuşmalar eyleme dönüşürse, 2017 yılında Filistinlilerin zihinlerindeki en önemli konu haline gelen Filistinlilerin bölünmesi konusunda özel gelişmelere ve açılımlara şahit olacağız.
Tesnim: Filistin’de yaşanan gelişmeleri dikkate alınarak, acaba 2017 yılında yeni barışlara şahit olacak mıyız?
Fayiz Ebu Verde: Gelişmeler ve şahit olduğumuz durum konusunda çok üzgünüm ve değişmesini umut ediyorum. Çünkü serbest bırakılan esirlerin ve üniversite öğrencilerinin tutuklanması devam etmektedir ve susturma ve bastırma politikası aynı şekilde mevcuttur. Üniversitelerde Filistin halkına zulüm edilmektedir. İki üç gün önce Ramallah’ta yaşanan olayda, bir üniversiteli kardeşimize, halkın gözleri önünde, güpegündüz ve açık bir şekilde saldırılmıştır, bu kardeşimize ve eşine dayak atılmış ve iki gün sonra da serbest bırakılmışlardır.
Biz bir rahatlama ve açılım yaşanmasını umut ediyoruz. Başta toplumun yararına olacak şekilde Filistin planını yönlendiren Hamas ve Fetih olmak üzere Filistinli bütün gruplar arasında düzenli olarak toplantılar yapılmaktadır. Çünkü onlardan hiçbiri siyasi programlarını tek başlarına başarılı bir şekilde uygulayamazlar.
Tesnim: Sizce Batı Şeria’da çok sıkça şahit olduğumuz şehadet operasyonlarının azalmasının perde arkasında hangi nedenler var?
Fayiz Ebu Verde: Mevcut intifada, ilk ve ikinci intifada olduğu gibi gruplar tarafından desteklenmiyor ve bu durum, intifadanın işini zorlaştırıyor ama hiç kimse ortamın sakinleştiğini söyleyemez ve biz ortamın sadece bir süre sakinleştiğini ve kısa bir süre sonra çok daha fazla şehadet operasyonlarına şahit olacağımızı göreceğiz.
Eğer intifada bu şekliyle kalır ve Siyonist düşmanın saldırıları, esirlere ve ailelere karşı uygunsuz davranışı ve topraklarımızı işgali, ezanın yasaklanması ve Hamas üyelerinin cenazelerinin ailelerine verilmemesi gibi durumlar devam ederse, intifada olduğundan daha güçlü bir aşamaya girecektir. Her ne kadar durum şu an sakin gibi görünse de bu durum gençlerimiz ve halkımız için fırtına öncesi sessizliktir.
Tesnim: Batı Şeria’nın iç ve dış düzeyde mevcut şartlardaki durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Yani genel olarak Filistin’in içinde bulunduğu durumu dikkate alarak, Batı Şeria’nın güvenlik, askeri, siyasi ve ekonomik durumunu nasıl görüyorsunuz?
Fayiz Ebu Verde: Bölgesel boyutta yani Arap dünyası düzeyinde yada bölge ülkeleri düzeyinde şahit olduğumuz ve gördüğümüz şey, bu ülkelerin kendi meseleleriyle meşgul olduğudur. Mesela Suriye, Yemen ve birkaç ülke daha hatta Türkiye bile iç sorunlarıyla meşguldür. Bunlar Filistin konusunda yapıcı oyunculardır ve İsrail ile ilişkileri yoktur ve esirler ve mahkumlar konusunda etkisi olabilecek Hamas ile ilişkileri bulunmaktadır. Bu yüzden bölgede rolü olan bu ülkelere, bölge gelişmelerinde etkili bir rol oynamamaları ve aramızda sadece düşmanın at koşturması için Siyonistler, Amerika ve birkaç ülke tarafından iç sorunlarla meşgul edilerek müdahalede bulunuluyor. Maalesef bazı Arap ülkelerinin bu ülkeleri baskı altına alınmaları gerekirken, Filistin meselesinin aleyhine kararlar aldığına şahit oluyoruz ama Allah-u Teala buna karşılık olarak Filistin halkına, kardeş ve dost ülkeler nasip etmiştir. Bu ülkelerin boynunda sorumluk vardır ve onlar bu sorumluluğu yerine getirmeli ve bu durumu telafi etmelilerdir.
Bizim durumumuz iç cephelerde birlik ve beraberlik içinde olmayı ve 2017 yılındaki yeni aşamada kendimize dayanmamızı gerektirmektedir. Ben kardeş ülkelere dayanmaktan daha güçlü olmamız gerektiğine inanıyorum. Çünkü bu ülkelerin çoğu kendi iç sorunlarıyla meşguldür.
Tesnim: Fetih Hareketi’nin yedinci konferansında Hamas ve Fetih Hareketi arasında yakın ilişkilere şahit olduk. Acaba bu durum Hamas ve Fetih arasındaki ilişkilerde yeni bir aşamaya girildiğini mi gösteriyor ve bu iki hareket arasındaki ilişkilerin eskisine dönme ihtimali bulunuyor mu?
Fayiz Ebu Verde: Bu, Fetih Hareketinin Hamas İslami Direniş Hareketinin konferansa katılması için yaptığı bir davetti. Hamas’ta bu davete olumlu cevap verdi ve bende konferansa katılan heyetin bir üyesiydim. Sizin de ifade ettiğiniz gibi ilişkileri güçlendirmek ve Hamas ve Fetih arasında karşılıklı güven oluşturmak için planlar vardır ve bu bağlamda geçtiğimiz on yıl boyunca ilk kez Fetih Hareketi de Hamas’ın kuruluş yıldönümü münasebetiyle yapılan program için Hamas’ın davetini kabul etmiş ve Fetih Hareketi Merkezi Komitesinin bir üyesi olan Abbas Zeki de bu merasimde bir konuşma yapmıştır.
Başta da söylediğim gibi, iki hareket arasındaki ilişkilerin yakınlaştığına dair söylentiler duyulmaktadır ama bu konuda henüz resmi görüşler açıklanmamıştır ve karşılıklı ilişkilerin yakınlaştığı konusu sadece barışçıl söylem ve konuşmalardır ve bu, talep edilen bir durumdur ve gerçekleşmelidir.
Tesnim: Siz direniş hareketi olarak, sizin diğer direniş hareketleriyle olan ilişkinizi nasıl değerlendiriyorsunuz, yani Suriye’nin içinde bulunduğu mevcut durumu dikkate alarak, Tahran, Hizbullah ve Suriye Hükümeti ile olan ilişkinizi nasıl görüyorsunuz?
Fayiz Ebu Verde: Hamas Hareketi hiçbir ülkenin iç işlerine müdahalede bulunmamaktadır ve biz halkları destekliyoruz. Hamas Hareketi halkı destekliyor ama bu ülkelerin iç işlerine müdahalede bulunmuyor. Bu ülkelerle ilişkiler mevcuttur ama ben Batı Şeria’nın bu noktasından orası için bir şey söyleyemem. İlişkiler bulunmaktadır ve Gazze’deki kardeşlerimiz ve Gazze dışındaki siyasi bürolardaki kardeşlerimiz bu konuları takip ediyorlar. İlişkiler bulunsa da bizim Batı Şeria’da işgalcilerin gölgesinde bu konuyla hiçbir bağlantımız bulunmuyor ve bu konu Hamas’ın siyasi büro başkanlığının ve siyasi büro başkan yardımcılığının sorumluluğundadır.
tesnim