Şeyh Hammud şöyle açıklama yaptı: “Birçok kişi canını kaybetmiş olsa bile, bazı ülkeler bir birleri ile İsrail ile olan ilişkilerini normalleştirmek için yarışa girmiş olurlarsa bile, Arap dünyasının yüzde 90’ını da ümitsizliğe kapılmış olsa bile, yine de İsrail ile savaşmanın Araplar ve Müslümanların görevi olarak kalacaktır ve görünüşte huzurlu gözükse bile içte çok kızgındır.”

Dünya Direniş Alimleri Birliği’nin Genel Sekreteri açıklamasını şöyle sürdürdü: “Ard arda Arap dünyasını hedef almış olan olaylar ve öte yandan mezhep sorunu ile Arapların siyasi, kültürel ve ekonomik olarak geri kalmış olmaları, tüm bunlar gerçeğin görünmesini engelliyor ve akıllı insanlar bu sorunları aşıp bir kenara iterek, olayların gerçek yüzünü görmelidir.”

Şeyh Hammud açıklamasının sonunda İsrail’in Seyyit Hasan Nasrullah tarafından tehdit edilmesi konusuna değinerek, bu doğrultuda teşekkür etti ve şöyle açıklamada bulundu: “Lübnan’daki bir lider, ülkelerindeki tüm iç sorunlara rağmen Doğu ve Batının onu silahlandırdığı ve aynı zamanda tüm askeri güçlerin de arkasında olduğu İsrail’i tehdit ediyor.”

Seyyit Hasan Nasrullah Perşembe günü Siyonist İsrail rejiminin Hifa kararı üzerine şöyle açıklamada bulunmuştu: “İsrail söz konusu maddeleri nereye taşırsa, biz orayı hedef alırız. Benim düşmanımız olan İsrail’den isteğim Hifadaki bir tek Amonyakları değil, Dimona nükleer santrallerini de yıkmasıdır çünkü biz tehdit olanı fırsata çevirebiliriz ve İsrail’in nükleer silahını İsrail için ve İsrail’in varlığı için bir tehdit haline getirebiliriz.”

Bu konuşmalara tepki olarak İsrail istihbarat Bakanı açıklamada bulundu ve Hizbullah’ı tehdit etti: “Hizbullah bize saldırırsa, Siyonist rejimi Lübnan’ı hedef alacaktır”

tesnim