İsrail İBT Bakanı İsrail Kats pazar günü yaptığı açıklamada Amerika Başkanı Donald Trump’ın Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad ve müttefiklerine yönelik politikasını değiştirmesinden Golan tepelerinde yerleşke inşaatını geliştirmek ve yüz bin İsrailliyi bu bölgeye yerleştirmekte yararlanmak gerektiğini belirtti. Siyonist Bakan Kats Amerika’nın Suriye’ye yönelik füze saldırısından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, bu saldırı Amerika Başkanı Donald Trump’ın Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’a karşı politikalarında bazı değişikliklerin yaşandığını ortaya koyduğunu ve bu durumdan İsraillileri Golan tepelerine yerleştirmek için yararlanmak gerektiğini kaydetti. Siyonist bakanın bu açıklaması ise Suriye’nin Han Şeyhun bölgesinde düzenlenen şaibeli kimyasal saldırının arkasında İsrail’in olabileceği kuşkularını daha da güçlendirdiği anlaşılıyor. Gerçekte Siyonist rejim elebaşıları şimdiye kadar türlü yollardan Suriye’ye yönelik sultacı politikalarını gütmeye çalıştı ve defalarca da işgal ettikleri Golan tepelerinden çekilmeyeceklerini ilan etti. Golan tepeleri Suriye topraklarının bir parçasıdır. Bu bölge 1967 yılında gerçekleşen 6 günlük haziran savaşında siyonist rejim tarafından işgale uğradı. Golan tepeleri Suriye’nın güneybatısında, Kuneytere eyaletinde yer alıyor ve jeo politik ve jeo stratejik önemi itibarı ile Filistin topraklarının işgal edildiği ta ilk günden siyonist rejimin ilgi odağında olan bir bölgeydi. Golan tepeleri Lübnan, Ürdün, Suriye ve Filistin toprakları arasında yer alıyor ve Golan tepelerinin Şam, Beyrut, Tel aviv ve Amman kentlerine musallat olması, siyonist rejimi bu bölgenin işgalini sürdürmesine sebep oluyor. Bu çerçevede siyonist rejim hiç bir uluslararası yasaya ve kurala bağlı kalmıyor ve türlü entrikalar ve komplolarla başta Golan tepeleri olmak üzere işgal ettiği bölgelerde konumunu pekiştirmeye ve bu bölgelerin nüfus yapısını değiştirmeye ve işgal ettiği bölgelerin sınırlarını daha da genişletmeye çalışıyor. Oysa eli kanlı rejim BM kararnamelerine göre işgalci bir rejim olarak tanımlanıyor ve buna göre de işgal ettiği bölgeler her türlü demografik değişiklik yapmak ve bu bölgelerin coğrafi yapısını ve özelliklerini değiştirmekten men ediliyor. Gerçekte korsan İsrail’in Suriye’ye yönelik şu hassas zaman diliminde yayılmacı ve fitneci politikalarını şiddetlendirmesi, Amerika’da Suriye’ye karşı hasmane bir tutum izlemeye başlayan Donald Trump’ın Başkan seçilmesinden sonra daha da geniş ve karmaşık boyutlara ulaştığı ve Tel aviv’in Şam’a karşı tamahkar yaklaşımları devam ettiği anlaşılıyor. Aslında siyonist rejim İsrail’in Suriye’de sultacı emelleri ve eli kanlı rejimin önde gelen elebaşılarının işgal altındaki Golan tepelerinin korunmasına vurgu yapması, Suriye yönetimi yıllardır Batı ve küresel siyonizm ve bölgedeki uşaklarının komploları yüzünden geniş bir krizle mücadele verdiği bir sırada gündeme geliyor. Nitekim Siyonist rejimin Suriye iç krizle uğraştığı bir sırada bazı askeri hareketliliği ve fitneleri de Batılı devletlerle Suriye’ye karşı fitneciliğe eşlik ettiğini gösteriyor. Rasthaber