Nasrallah: Kudüs'ü Destekleyen Bölgesel Bir Denklemin Oluşmasını İstiyoruz

Aşura Günü münasebetiyle konuşma yapan Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah, İran'ın müttefiklerine olan sarsılmaz desteğine değindi ve Lübnan'daki ABD destekçilerini Afganistan’da yaşanan olaylara odaklanmaya çağırdı. 

Görüntülenme: 1062 Tarih: 20 Ağustos 2021 03:01
Nasrallah: Kudüs'ü Destekleyen Bölgesel Bir Denklemin Oluşmasını İstiyoruz

Seyyid Hasan Nasrallah şu ifadelerde bulundu: ‘Siyonist rejimle mücadele etmek önceliklerimizin başında geliyor.

Batı Şeria, Gazze, Kudüs ve diğer Filistin bölgelerinde bir kez daha Filistin halkının yanında olmak istiyoruz. Filistin halkının nehirden denize kadar olan topraklarını geri alma hakkının yanında olmak istiyoruz.’

Siyonist işgalciler Filistin topraklarını terk edecekler çünkü bu işgalcilerin sonudur

Hizbullah Genel Sekreteri sözlerine şöyle devam etti: ‘Bir gün Siyonist işgalciler Filistin topraklarını terk edecekler çünkü bu tüm işgalcilerin sonudur. Kudüs'ü ve kutsal bölgeleri hedef alan tehditler karşısında bu kutsal alanları destekleyen bölgesel bir denklemin oluşmasını istiyoruz.’

Irak direnişine Filistin'deki kutsal mekanları desteklemeye hazır olduğu için teşekkür ederiz

Seyyid Hasan Nasrallah şunları söyledi: ‘Kutsalların korunması görevinin sadece Filistinlilerin değil tüm direnişlerin odak noktası olmasını istiyoruz. Irak direniş gruplarına Filistin'deki kutsal yerleri desteklemeye hazır oldukları için teşekkür ediyoruz.

Bölgedeki direniş gruplarının Filistin direnişiyle işbirliği, Filistin'in kurtuluş arzusunu büyük ve ulaşılabilir kılıyor.

Amerikan hükümetleri dünyadaki zulüm ve baskının ön saflarında yer alıyor. Bölgemizde egemenlik, o bölgenin milletlerine ve ülkelerine ait olmalıdır. Kaynaklar, zenginlik, su kaynakları, petrol ve toprak bu ülkelerin milletlerine ait olmalıdır.’

Iraklılar, Amerikalı danışmanlar konusunda Afganistan’daki deneyime odaklanmalıdır

Hizbullah Genel Sekreteri şu ifadelerde bulundu: ‘ABD'nin Afganistan'daki yenilgisinden sonra gözler ABD'nin Irak ve Suriye'yi işgaline çevrildi. Irak'ın ABD askerlerini sınır dışı etme kararı büyük bir başarıdır. Iraklılar, Amerikalı danışmanlar meselesine Afganistan deneyiminin perspektifinden bakmalıdır.

Irak'ın IŞİD ve tekfirciler karşısında gerçek garantörü Haşd Şabi’dir. Haşd Şabi, Necef'in dini merciinin fetvasına verilen yanıtın bir tezahürüydü. Haşd Şabi güçlendirilmelidir, çünkü bu teşkilat, Irak'ın garantörüdür.’

ABD'nin Suriye'nin kuzeyinde kalmak için sahte bahaneleri

Seyyid Hasan Nasrallah konuşmasının devamında Suriye meselesine değindi ve şu ifadelerde bulundu: ‘Amerikalıların Suriye'nin kuzeyinde kalma bahanesi, IŞİD'e karşı savaşa yardım etmektir ve bu yalan ve asılsız bir iddiadır. Bölgedeki hükümetler kendileri IŞİD'le mücadele edebilir ve ABD'nin yardımına ihtiyaçları yoktur.

ABD güçleri Suriye'de Fırat'ın doğusundaki bölgeyi terk etmelidir. Amerikalıların amacı Suriye petrolünü çalmaktır. Suriye'deki Amerikalı işgalcilerin kaderi, toprakların Suriye'ye geri dönmesi ve Suriye petrolünün de halkına geri dönmesi için bu ülkeyi terk etmektir.’

Yemen savaşı durmalıdır

Hizbullah Genel Sekreteri konuşmasının başka bir bölümünde de Yemen konusuna değindi ve şunları söyledi: ‘Yemen'e karşı ABD-Suudi savaşı durmalıdır ve onlar hedeflerine ulaşamayacaklardır.’

Bahreyn'in mazlum halkını destekliyoruz

Seyyid Hasan Nasrallah, Bahreyn konusunda ise şu açıklamalarda bulundu: ‘İfade özgürlüğü elinden alınan ve Filistin'i destekleyen mazlum Bahreyn halkının yanındayız.’

Lübnan direnişine kimse zarar veremez

Hizbullah Genel Sekreteri konuşmasının başka bir bölümünde Lübnan Direnişine değindi ve şunları söyledi: ‘Dost ve düşmana Lübnan direnişinin gücünü vurguluyoruz ve kimse ona zarar veremez. Lübnan'ın şahit olduğu hiçbir gelişme direnişe zarar veremeyecek ve kimse hesaplarında hata yapmasın.

Kararımızın doğruluğuna, direnişimize ve zafere yaklaşımımıza her zamankinden daha fazla inanıyoruz. Lübnan içinden ve dışından bazıları kabinenin kurulamamasından bizi sorumlu tutmaya çalışıyor ama bu doğru değildir.’

İran, Lübnan kabinesinin kurulmasına karışmıyor

Seyyid Hasan Nasrallah sözlerine şöyle devam etti: ‘İran, Lübnan kabinesinin kurulup kurulmamasına müdahale etmiyor, ancak bunu diğer yabancı taraflar yapıyor. Yeni hükümeti kurmak için Cumhurbaşkanı ve Başbakan ile görüşmeyi dört gözle bekliyoruz.

Lübnan'daki yaşam koşulları, öngörü ve kararlılıkla ciddiye alınmalıdır. Güvenlik güçlerinin milyonlarca litre benzin ve akaryakıt keşfi, krizin karmaşıklığının altını çiziyor. Yetkililer baştan çözmeye kararlı olsaydı krizi çözmek mümkündü. Hükümetin eylemi, kötü yönetimden mi yoksa Lübnanlıları hayal kırıklığına uğratmak için kasıtlı bir girişimden mi kaynaklanıyor? Hükümet ve güvenlik güçleri, durumu sakinleştirmek için tekelcileri hapse atmalıdır.’

Lübnan ordusuna yapılan saldırıyı kınıyoruz

Nasrallah, Lübnan ordusunun ve güvenlik güçlerinin Lübnanlıların acılarını hafifletmek için yaptığı fedakarlıkları takdir etti ve şunlar söyledi: ‘Lübnan ordusuna yönelik herhangi bir saldırı utanç vericidir ve kınanmaktadır.’

İran'dan yakıt taşıyan ilk gemi birkaç saat içinde Lübnan'a hareket edecek

Hizbullah Genel Sekreteri konuşmasının devamında bu ülkedeki yakıt krizinden bahsetti ve şunları söyledi: ‘İran'dan yola çıkacak ilk yakıt taşıyan gemi, tüm işlemleri tamamlanmış olup, önümüzdeki saatlerde hareket edecektir. Bu geminin ardından başka gemiler de İran’dan gelecektir. İran'dan gelen gemide öncelik akaryakıttır ve bu, bu konunun hayati öneminden kaynaklanmaktadır.’

Seyyid Hasan Nasrallah Amerika ve siyonist rejime hitap ederek şunları söyledi: ‘Gemi hareket ettiği andan saatler sonra Lübnan'a demir atacaktır. Bizi bu kararı almaya zorlayan, ekonomik savaşı bize dayatandır. Kimse bize meydan okumakta hata yapmasın çünkü bu milletimizin onuru ile alakalıdır ve milletimizin aşağılanmasına karşıyız.

İmam Hamanei’ye ve İran Cumhurbaşkanı'na Lübnan'a verdikleri destek için çok teşekkür ediyoruz. İran'a Lübnan halkının yanında olduğu ve toprakları özgürleştirmeye ve siyonist düşmana karşı koymaya karşı gösterdiği direniş için teşekkür ediyoruz. Yaptırımlara rağmen İran, müttefiklerinden asla vazgeçmedi ve dostlarını terk etmedi.’

Şehit Süleymani'nin kesilen eli, İran'ın müttefiklerine güçlü desteğinin bir kanıtıdır

Hizbullah Genel Sekreteri konuşmasının devamında şu ifadelerde bulundu: ‘Şehit Süleymani'nin Irak havaalanında kesilen eli, İran'ın müttefiklerinden vazgeçmeyeceğinin kanıtıdır. İran son 40 yıldır Lübnan'ın iç işlerine karışmadı ve kendi kararlarımızı biz veriyoruz.’

ABD Büyükelçiliği Lübnan halkına karşı ekonomik bir savaş yürütüyor

Seyyid Hasan Nasrallah konuşmasında Lübnan içindeki gelişmelere de değinerek şunları söyledi: ‘Millete saldıran haydutlar milletimizle ilgisi olmayan haydutlardır. Doğru olan, hükümetin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesidir, biz de bu konuda yardımcı olacağız.

Lübnan'da doğru davranış ve eylemlere yönelmek gerekmektedir. ABD büyükelçiliği Lübnan'daki ekonomik ve medya savaşını yönetiyor ve provokatif eylemlerin arkasında ABD vardır. Lübnan'daki ABD büyükelçiliği diplomatik bir ofis değil, Lübnan halkına karşı komplo kuran bir büyükelçiliktir.’

Seyyid Hasan Nasrallah Amerikalılara hitaben şunları söyledi: ‘Beyrut'taki büyükelçiliğiniz zaten önceden de başarısız olduğu gibi yine başarısız olacaktır. Amerikalılara ve onun Beyrut'taki büyükelçiliğine güvenenler, sizi Afganistan deneyimini hesaba katmaya çağırıyorum. Amerikalıların, kendilerini korumak için yerleştirdikleri polis köpekleri bile onlara sizden daha yakındır.

Kendi gücümüzle Lübnan'ı kurtarmak için işbirliği yapılmasını vurguluyoruz. Hiç kimse askeri, ekonomik veya güvenlik savaşındaki deneyimimizde hata yapmasın. Biz şehadet ehliyiz ve savaşa gittiğimizde İslam'ı, ideallerimizi, kutsallarımızı ve milletimizi terk etmeyiz. Direniş kuşağımız fırtınalar, tehditler ve zor koşullarla sarsılmayacaktır.’ 

Rasthaber

Yorumlar