Malatya'dan Yükselen Bu Feryada Kulak Verin: Nato'dan Çıkılsın Üsler Kapatılsın/Hepimiz Hamas'ız Hepimiz Hizbullah'ız (Foto/Video)

 

Görüntülenme: 1537 Tarih: 03 Aralık 2021 11:14
Malatya'dan Yükselen Bu Feryada Kulak Verin: Nato'dan Çıkılsın Üsler Kapatılsın/Hepimiz Hamas'ız Hepimiz Hizbullah'ız (Foto/Video)

Kürecik NATO Radar Üssüne Hayır İnisiyatifi tarafından bugün Malatya'da Cuma namazının ardından düzenlenen basın açıklamasında NATO'dan derhal çıkılması ve üslerin kapatılması talep edildi.

Ayrıca okunan bildiride Hamas'a ve Hizbullah'a destek verildi. Hükümetin siyonist İsrail'e büyükelçi atama kararı protesto edildi.     

Kahrolsun NATO Kahrolsun Amerika, Kahrolsun İngiliz Emperyalizmi, NATO'dan Çıkılsın Üsler Kapatılsın, Kürecik İncirlik Kapatılsın, Katil NATO Türkiye'den Defol, Hizbullah'a Hamas'a Direnişe Bin Selam, Hepimiz Hamas'ız Hepimiz Hizbullah'ız, Siyonist Devlet Yıkılacak Elbet ve Direne Direne Özgür Kudüs'e sloganlarının atıldığı eylemde basın açıklamasını Mavi Marmara gazisi Mehmet Tunç okudu.

Basın açıklamasının tam metni aşağıdaki şekildedir: 

Bismillahirrahmanirrrahim.
Değerli basın mensupları ve aziz vatandaşlarımız!
Nato’ya ve Üslerine Hayır cumasında sizlerin huzurundayız. Hepinize yüce Mevla’dan hayırlı cumalar niyaz ediyoruz.
Bilindiği üzere Kıbrıs, İngiltere’nin ve hatta NATO’nun da, Orta Doğu dahil Akdeniz bölgesindeki askeri ve siyasi çıkarları açısından benzersizdir. Yani başını İngiltere’nin çektiği emperyalist ülke ve örgütler adayı yüz yıldan fazla bir süredir kendi şom emelleri doğrultusunda kullanmaktadır. Enosis yanlısı Kıbrıslılar da bu emellere hizmet etmiştir. Bu üsler, adada kendi yasaları, mahkemeleri, askeri ve sivil polis örgütleri olan birer “devlet”tirler. İngiltere emperyalizmi Londra/Zürih Anlaşması’na bile aykırı davranarak  üsleri NATO-ABD ile paylaşmıştır.
Ağrotur dünyanın en büyük ada üssüdür. Entelijans, iletişim, gözetim, vs. gibi casusluk faaliyetleri için en üst düzeyde stratejik önemi olmasının dışında NATO’nun güney kanadını savunmak gibi bir görevi de vardır. Belki de bölge açısından en can alıcı noktalardan birisi, 1960’lardan bu yana bu üste nükleer silah bulundurulduğuna dair bilgidir. İngiltere bu nükleer bombaları acaba hangi İslam ülkelerine karşı kullanacaktır? Ne İngiltere Ağrator ve Dikelya üslerinden vazgeçer ne de ABD, bölgedeki NATO üslerinden vazgeçer. Bu yüzden ABD ve İngiltere’yi bölgemizden ve tabi ki ülkemizden atmanın tek yolu direniştir.
Kıbrıs’taki İngiliz-NATO üsleri, Soğuk Savaş boyunca birçok NATO saldırısında kullanılmıştır. Ayrıca, 21. Yüzyılda Yakın Doğu, Batı Asya, Avrasya’da, örneğin Irak, Afganistan, Suriye, Libya, Kuveyt, Balkan saldırılarında da emperyalizmin ileri karakolu olarak kullanıldılar. Kullanılmaktadırlar da. Bu bağlamda, İngiltere, ABD, Kanada, Avustralya, Yeni Zelanda’nın karşı casusluk çalışmalarında ortak davranma konusunda bir anlaşmaya vardıklarını, koordinasyon merkezinin İngiltere olduğunu, ABD’nin on üç haber alma örgütünün bu ortaklıkta çalıştığını ve Kıbrıs üslerinin bu çalışmada çok önemli görüldüğünü de hatırlatalım. 
Üsler ABD’nin bölgedeki en büyük müttefiki Siyonist İsrail açısından da son derece önemlidir.1973’de İngiltere’nin ekonomik nedenlerle üslerin kapatılması konusunu ele alması üzerine ABD ve Kissinger’ın yükselttiği muhalif ses, bu girişimin korsan İsrail’i zayıflatarak bölge istikrarını bozacağı endişesinin işaretidir.
1989’da Berlin Duvarı’nın yıkılmasını izleyen günlerde, aynen NATO’nun “görevsizlik” nedeniyle kapatılacağını düşünenler gibi üslerin fonksiyonlarının da bittiğini zannedenler hayal kırıklığına uğradı. Emperyalizmin dünyanın birçok bölgesine örümcek ağı gibi yayılan diğer üsleri gibi, bu üsler de, casusluk faaliyetlerinin yanı sıra, ABD’nin petrol alanlarını koruma ve özellikle Batı Asya’daki “direnişçi” devletlere karşı uyguladığı askeri saldırı ve imha stratejisinin bir aracı durumuna dönüştüler. Kıbrıs’taki üslerin İngiltere- NATO kullanımından çıkması halinde ABD’nin Doğu Akdeniz’deki güvenlik çıkarlarının tehlikeye gireceğini gösteren Wikileaks belgesi bu durumu kanıtlamaktadır.
Görüldüğü gibi hem ülkemiz ve hem de İslam dünyası hem içeriden hem de dışarıdan ABD, İngiltere ve NATO üsleri tarafından esir alınmıştır.
Fakat artık bu esaret zincirini kırmanın vakti gelmiştir.
Biz, bu vesileyle tüm siyasi partileri ülkemizin NATO’dan çıkması ve üslerin kapanması yönünde ortak irade göstermeye ve karar almaya; ayrıca Sivil Toplum Kuruluşlarını, alimleri, aydınları ve kanaat önderlerini siyasi partileri bu konuda cesaretlendirecek açıklamalar yapmaya davet ediyoruz. Ülkemiz Nato’dan çıkmalı. Kürecik ve İncirlik başta olmak üzere tüm üsler bir an önce kapatılmalıdır.
Kıymetli basın mensupları ve muhterem vatandaşlarımız!
Bildiğiniz gibi geçtiğimiz hafta içerisinde emperyalist İngiltere Hamas’ı, Avustralya da Hizbullah’ı terör örgütü olarak ilan ettiğini duyurdu. İngiliz  yasalarında yapılan değişikliğe göre; Hamas’ın sözle desteklenmesi, Hamas bayrağı taşımak ve hareket üyeleriyle görüşmek “terör faaliyeti” kabul edilecek. Hamas destekçileri, “terör yasası” kapsamında 10 yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilecek. İngiltere, Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin El-Kassam Tugayları'nı, 2001 yılından bu yana terör örgütü olarak kabul ediyor.
İngiltere'nin Hamas’ı terör örgütü olarak ilan etmesi, bu emperyalist ülkenin yüz yıldan fazla bir süre öncesine dayanan, Filistin halkına ve onun sabit haklarına yönelik düşmanca tutumunun bir devamıdır. Ne yazık ki İngiltere eski taşkınlığını hala sürdürmektedir. Filistin toprakları üzerinden Siyonist İsrail rejiminin kurulmasının önünü açan ve temellerini atan da İngiltere’nin bizzat kendisidir. Dolayısıyla, siyonist rejimin korunması, geleceğinin güvence altına alınması İngiltere için temel bir durumdur. Bu siyonist rejim, İngiltere’nin İslam dünyasının kalbi olan Filistin topraklarına diktiği şer ağacıdır. Bir kanser uru olan bu Siyonist rejimin köklerinde İngiltere’nin hem tohumları vardır, hem de elleri vardır.
Silahlı mücadele de dahil olmak üzere bütün direniş yollarıyla Filistin halkının işgal edilmiş topraklarını kurtarmak için mücadele etme hakkı uluslararası hukuk tarafından kabul edilmiş bir haktır. Asıl terörist siyonist İsrail’dir. İşgalci İsrail bu toprakların asıl sahiplerini öldürmekte, zorla göç ettirmekte, evlerini yıkmakta ve hapsetmektedir. Asıl terör, Gazze'de çoğu çocuk yaşta olan iki milyondan fazla insanın 15 yıldan fazla süredir abluka altında tutulmasıdır. Siyonist işgalci bu uygulamasıyla savaş suçu işlemektedir. Ayrıca İngiltere bu kararı ile aklınca Kudüs’ün Kılıcı Savaşının intikamını almak istemektedir.
Biz Malatya’dan HAMAS direnişini ve liderliğini selamlıyoruz. Kudüs’ümüz ve Mescidi Aksa’mız özgürleşinceye kadar Hamas’ın, Gazze’nin ve Filistin’in yanında olmaya devam edeceğiz Allah’ın izniyle. Bu vesileyle Kudüs’te son haftalarda artarda gerçekleşen şehadet operasyonlarını da sevinçle karşılıyoruz. Artık bundan sonra Siyonistlere ve işbirlikçilerine dünyanın hiçbir yerinde rahat ve huzur yoktur.
Öte yandan Avustralya İçişleri Bakanı Karen Andrews, Lübnan Hizbullah Hareketi’nin resmen terör örgütleri listesine alındığını açıkladı. Hizbullah’ın suçunun Filistin İslami Cihadını ve Kassam Tugaylarını desteklemek olduğu belirtildi. Batılı ülkeler bu kararla Lübnan’daki iç siyasi dengeleri etkilemek, mevcut siyasi krizi derinleştirerek ülkede iç savaş çıkarmak ve Hizbullah’ın bölgedeki etkinliğini kırmak istiyor. Fakat Hizbullah’ın vahdetçi duruşu ve Seyyid Hasan Nasrallah’ın dirayetli liderliği sayesinde emperyalistler ve Siyonistler bu şom hedeflerine ulaşamayacak inşallah.
Biz, emperyalist ve Siyonist saldırılar karşısında Hizbullah’ın yanında olduğumuzu ilan ediyoruz. Hiç şüphesiz büyük Şeytan ABD ve Siyonist İsrail karşısında galip gelecek olan Hizbullah’tır.
Bu arada cumhurbaşkanının Siyonist İsrail ile normalleşmeye devam edileceğini ve Tel Aviv'e büyükelçi atanacağını açıklamasını şiddetle protesto ediyoruz. Terörist İsrail Cumhurbaşkanı  Yitzak Hertzog'un Hz. İbrahim Camii'ne baskın düzenlediği bir zaman diliminde hükümet tarafından böyle bir kararın alınması İslam dünyasını, milletimizi ve Filistinli kardeşlerimizi derinden yaralamıştır. Bu yanlış karardan bir an önce dönülmeli ve gasıp İsrail'le tüm ilişkiler kesilmelidir.
7 Ocak Cuma günü NATO’ya ve Üslerine Hayır demek için yine burada buluşmak üzere hepinizi yüce Allah’a emanet ediyoruz.
KÜRECİK NATO RADAR ÜSSÜNE HAYIR İNİSİYATİFİ 

Not: Haberin videosu yarın yayınlanacaktır.

Yorumlar