Son günlerde Lübnan'da çok sayıda İsrail casus şebekesinin keşfedilip imha edildiği anlatımları Lübnan medyasındaki en önemli haberlerden biriydi. Raporlara göre, Lübnan İç Güvenlik Teşkilatı istihbarat şubesi, ya doğrudan ya da sivil çevreler ve gruplar olarak faaliyet gösteren dernek ve kuruluşların bilgilendirmeleri ve ihbarları aracılığıyla Siyonist düşmanla işbirliği yaptığından şüphelenilen çok sayıda kişiyi tutuklamayı başardı.
Tutuklamaların ve yargıya sevk edilmelerinin ardından, Suriye'nin yanı sıra Lübnan'daki Siyonist düşmanın bu ağlar vasıtasıyla nasıl casusluk yaptıklarına dair daha fazla ayrıntı ortaya çıktı. Lübnan İç Güvenlik Servisi'nin istihbarat şubesi hala davayı takip ediyor ve diğer şüphelileri tutuklamaya devam ediyor.
Lübnan gazetesi Al-Ahbar ise, tutukluların davalarının çeşitli düzeylerde soruşturulduğunu ve çok sayıda avukatın adli makamlarla temasa geçerek bazılarının serbest bırakılmasını talep ettiğini bildirdi. Siyonist medyanın da Al-Ahbar gazetesinden alıntı yaparak Lübnan'daki İsrail casus ağlarının yıkıldığını haber yapması ve buna başka bir tepki vermemesi ve haberlere fazla yer vermemeye çalışması dikkat çekicidir.
Bu Lübnan gazetesi, İsrail casus ağlarının Lübnan'daki imhasının detaylarına ilişkin bilgiler elde ederek , istihbarat teşkilatı tarafından tutuklanan kişilerden birinin Sur kentinde ikamet ettiğini ve yurt dışında iş başvurusunda bulunduğunu ortaya koydu. Bu kişinin kimliği hakkında doğru bilgiye sahip olan Siyonist aracılardan biri, kendisiyle iletişime geçerek kendisine Avrupa'da çalışma koşulları sağlayacağına söz vererek ondan Sur şehrindeki konutlardan fotoğraf çekmesini ve ünlü mekanlardan görüntüler sağlamasını istemiştir.
1966 doğumlu bir başka tutuklu da bir başka kişi ile beraber, Sur, Sayda, Trablus, Beyrut ve Kesrevan'daki konutların ve mevkilerin fotoğraflarını çekmişlerdir.
Tutuklananlar arasında, yurtdışında çalışması için Siyonistler tarafından vaatlere uyan ve bunun karşılığında Lübnan'dan yurtdışına telefon simkartlarını transfer etmesi istenen bir iletişim mühendisliği öğrencisi de vardı. Tabii bu öğrenci de , yaptığı işin kapsamını bilmediğini belirtti.
Ancak tutuklanan en önemli kişilerden biri, Lübnan halkının telefon numaralarına büyük çapta metin mesajları gönderen en büyük şirketlerden birinin kurucusu ve yöneticisidir. Bu kişi "Antuan Lahad" ile bağlantılı militanlarla bağlantılı bir aile üyesidir. Gelen bilgilere göre Antuan Lahad, milliyetçilik ve vatanseverlik sloganıyla ülkesine ihanet eden ve Siyonist rejimin paralı askeri olarak ülkesini savunan Lübnanlılarla savaşan Lübnanlı bir askerdi.
Paris'te yaşayan Lahad, ülkelerini Siyonist rejime karşı savunan birçok Lübnanlı gencin katili ve katledilme failiydi. Bu yüzden birçok Lübnan mahkemesi onu ölüme mahkum etti. Lahad, Siyonist destekli diğer paralı askerlerle birlikte ülkesinde bu rejimin komplolarını yürüten ve Lübnan'daki 15 yıllık iç savaşın ana faillerinden biri olarak hain bir Lübnan ordusu subayı Maruni bir Hristiyandı.
Al-Ahbar gazetesi, Lübnan'da İsrail casuslarının tutuklanmasıyla ilgili raporunu sürdürerek, bu kez Siyonist düşmanla işbirliği yaptığından ve rejim için casusluk yaptığından şüphelenilenlerin yaşının önceki dönemlere göre çok daha düşük olduğunu da sözlerine ekledi. Kanıtlar ve belgeler, Siyonistlerin gençleri ve ergenleri avlamak için sosyal medyaya daha fazla odaklandığını gösteriyor. Lübnanlı gençleri ve delikanlıları sosyal medyada İsrailli paralı askerlerine dönüştürmek için çalışan kişilerin çoğu Doğu Avrupa ülkelerinden, özellikle Bulgaristan'dandırlar.
Lübnan İç Güvenlik Teşkilatı İstihbarat Şubesi son günlerde, Siyonist rejim için sekizden fazla casusluk vakasını askeri mahkemeye sevk edilmek üzere Lübnan Başsavcısı Gassan Avidat'a teslim etti. Unutulmamalıdır ki, bu davaların her biri yalnızca bir sanığa aittir, çünkü soruşturma, her casus ağının yalnızca bir unsurdan oluştuğunu ve bu ağlardan birinde de iki kişinin işbirliği yaptığını ortaya koymuştur.
Lübnan İç Güvenlik Servisi'nin erkeklere yönelik soruşturması şu ana kadar doğrudan bir sorgulamayı içeriyordu ve hal evler aranmadı ve tutukluların akıllı telefonları, bilgisayarları ve araçları incelenmedi.
El-Ahbar, güvenilir bilgilere dayalı olarak, İsrailli paralı askerlerin Lübnan'daki casusluk misyonlarının Hizbullah'a karşı hareketleriyle sınırlı olmadığını, Filistin kamplarını da hedef aldığını bildirdi. Soruşturma ayrıca Siyonist rejimin casusluk faaliyetlerinde özellikle Lübnan'daki Hamas hareketi olmak üzere Filistin direniş gruplarına özel bir şekilde odaklanıldığını da ortaya koydu.
Lübnan gazetesi Al-Ahbar Pazartesi günü Lübnan güvenlik güçlerinin Suriye'ye kadar ülkenin çeşitli yerlerinde faaliyet gösteren 17 Siyonist casus şebekesini tespit edip çökerttiğini bildirdi.
Bu operasyon, Lübnan güvenlik servisinin, dört hafta içerisinde Lübnan'daki bu Siyonist casus ağlarının genişlemesine doğrudan veya dolaylı olarak dahil olan düzinelerce şüpheliyi yakalandığı MOSSAD'a indirdiği eşsiz bir darbeydi.
parstoday