Malatya'dan Yükselen Feryat: Kürecik Nato Radarını Kapatın (Video-Foto)

Kürecik Nato Radar Üssüne Hayır İnisiyatifi tarafından Cuma namazının ardından Malatya Kernek Meydanı’nda NATO’ya ve Üslerine Hayır Cuması münasebetiyle basın açıklaması düzenledi. 

Görüntülenme: 55 Tarih: 06 Aralık 2024 02:47
Malatya'dan Yükselen Feryat: Kürecik Nato Radarını Kapatın (Video-Foto)

Siyonist İsrail’in güvenliğini sağlayan Kürecik NATO Radar Üssünün bir an önce kapatılmasının, ülkemizdeki darbelerin arkasındaki NATO’dan çıkılmasının, Azerbaycan petrolünün Türkiye üzerinden korsan İsrail’e sevkiyatının durdurulmasının talep edildiği eylemde geçtiğimiz günlerde tutuklanan Filistin dostlarının bir an önce serbest bırakılması talep edildi.     

Basın açıklamasında katılımcılar; ‘Kahrolsun ABD Kahrolsun NATO’, ‘Bakü Ceyhan Hattından Akan Petrol Değil Kan’, ‘Siyonist Elçilik Kapatılsın’, ‘Filistin Halkı Yalnız Değildir’, ‘Limanlar Siyonizme Kapatılsın’, ‘Vanaları Kapat Sevkiyatı Durdur’, ‘Gazze’ye Selam Direnişe Devam’, ‘Hizbullah’a Hamas’a Direnişe Bin Selam’, ‘Laf Değil İcraat Küreciği Söküp At’, ‘Hamaseti Bırak Direnişe Geç’, ‘Hamas’a Selam Direnişe Devam’, ‘Direniş Cephesi Onurumuzdur’, ‘Kürecik’i Kapat İsrail’i Kör Et’, ‘Kürecik İncirlik Kapatılsın’ ve ‘Nato’dan Çıkılsın Üsler Kapatılsın’, sloganlarını attı.   

Basın açıklamasına Malatya Saadet Partisi İl Başkanı Mustafa Canbay, Saadet Partisi Malatya Battalgazi İlçe Başkanı Çetin Balalan ve yönetim kurulu üyeleri destek verdi.       

Basın açıklamasının metnini Mavi Marmara gazisi Mehmet Tunç okudu.   Okunan basın açıklamasının metni şu şekildedir:  

Bismillahirrahmanirrahim  

Aziz halkımız ve kıymetli basın mensupları! 

Hepinizi yüce Allah'ın selamı ile selamlıyoruz Cumanız mübarek olsun. Bildiğiniz gibi siyonist rejimin Gazze’ye yönelik soykırım saldırıları 427 gündür devam ediyor. Siyonist işgal güçleri, 7 Mayıs’tan bu yana Refah’ta ve Gazze’nin çeşitli noktalarında kara harekâtını sürdürüyor. Gazze’nin kuzeyi, özellikle Cibaliya Kampı ve Beyt Lahiya, 62 gündür işgal güçlerinin ağır ablukası ve bombardımanı altında. Gazze’nin kuzeyi tamamen izole edilmiş durumda ve bölgeye yoğun hava ve topçu saldırıları düzenleniyor. İşgalci katiller, Gazzeli kardeşlerimizin kendi imkanlarıyla kurdukları derme çatma çadırları vahşice bombalayıp onları katlediyor. Uyguladıkları tehcir politikasıyla siyonistler, o bölgeyi tamamen insansızlaştırmak istiyor. Bu yüzden Müslümanların ilk ve en önemli gündem maddesi Gazze olmak zorundadır. Gazze’ye her türlü desteği vermeye devam etmeliyiz ve siyonistlere ülkemizden bir toplu iğne bile gitmesine müsaade etmemeliyiz.   

Bu bağlamda özellikle BOTAŞ üzerinden soykırımcı israil’e giden petrol sevkiyatının kesilmesi büyük önem arz etmektedir. Hükümet yetkilileri, korsan israil’e BOTAŞ üzerinden petrol sevkiyatı olduğunu kabul ediyorlar ve fakat bu petrolü satan şirketlerle görüştüklerini ve bu hassas dönemde onlardan israil’e petrol satışını durdurmalarını istediklerini belirtiyorlar. Biz, buna iki açıdan itiraz ediyoruz. Birincisi, böyle şifahi ve herhangi bir hukuki yönü ve yaptırımı olmayan bu girişim kamuoyunu tatmin etmemektedir. İkinci olarak da siyonistlere tankerlerle petrol satan şirketlerin Ceyhan limanından ayrıldıktan sonra konşimentolarını değiştirerek yine siyonist rejimin limanlarına gittiklerine dair elimizde veriler bulunmaktadır. Nitekim Direniş Çadırı’nın X hesabında da yayınlandığı üzere Nissos Delos isimli gemi Ceyhan’dan İtalya’ya gitmesi gerekirken rotasının dışına çıkarak siyonistlerin işgali altındaki karasularına girer girmez AIS sistemini yani uydu yoluyla takip sistemini kapattı. Şimdi bu gelişmeler yaşanırken biz, hükümetin şirketlerden aldığı söze nasıl güvenelim? Hükümet bu konuda samimiyetini göstermek istiyorsa bu şirketlere şunu söylesin: ‘Ceyhan’dan çıkıp yükünüzü boşaltacağınız limana kadar AIS sisteminizi kapatmayın ve şeffaf olun. Konşimentonuzu yolda değiştirmediğinizden emin olalım ve uluslararası bağımsız kuruluşlar da bunu takip etsin. Bu kadar basit bir yolla bu sorunu çözebiliriz.’ Biz BOTAŞ’a karşı değiliz. Botaş kapansın da demiyoruz. BTC’ye de karşı değiliz. Biz, BOTAŞ üzerinden soykırımcı İsrail’e petrol sevkiyatının fiilen ve resmen sonlandırılmasını istiyoruz. Direniş Çadırı’nın aylar önce yayınladığı Botaş raporuna göre, BTC anlaşmasına 2003’te eklenen ortak beyanat ve insan hakları taahhüdü belgelerine dayanarak hükümet bu sevkiyatı durdurabilir ve anlaşmaya eklenen 2. maddeye göre de herhangi bir tazminat ödemek zorunda kalmaz.  

Diğer taraftan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir forumda yaptığı konuşma sırasında ülkemizden gasıp israil’e petrol sevkiyatının durdurulmasını isteyen 9 gencin tüm hukuk kuralları zorlanarak tutuklanması toplum vicdanını yaralamış ve adalete olan güveni yıkmıştır. Ülkemizdeki siyasilerin örnek aldığı batılı demokrasilerde yaşanan sıradan bir protesto eyleminin hapisle sonuçlanması, bize 28 Şubat günlerindeki baskıcı anlayışı hatırlatmıştır. ‘Nehirden Denize Özgür Filistin, neden Azerbaycan petrolü gidiyor, Vicdan Gemisi’ne neden izin verilmiyor, siyonistler faaliyetlerini limanlarımızda sürdürüyor, soykırıma destek olmaya son ver’ gibi sloganların suç olarak gösterilmesi kabul edilemez. Biz, bu vatandaşlarımızın bir an önce serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Bu tür çağ dışı baskılar Filistin dostlarını yıldıramayacaktır.   

Bu arada terörist israil’in kuruluşunda önemli bir rol üslenen uluslararası konteyner taşıma şirketi ZIM’in ülkemizdeki faaliyetlerinin de bir an önce durdurulmasını talep ediyoruz. Bu siyonist şirketin Türkiye’de faaliyet göstermesi, hükümetin gasıp israil ile ticareti sonlandırma politikasına uymamaktadır. Bu siyonist şirket birçok ülkede protesto edilmiş ve faaliyetleri askıya alınmıştır. Mesela Malezya hükümeti, Aralık 2023’te ZIM gemilerinin limanlarını kullanmasını engelleme kararı almıştır. Malezya kadar olamıyor muyuz? ZIM gemilerinin limanlarımızda cirit atmasını hemen son verilmelidir. Bu siyonist şirketin ülkemizde acenteliğini üslenen Belstar şirketine de bir an önce bu şirketle anlaşmasını feshetmesi gerektiğini hatırlatıyoruz.   

Öte yandan ABD’de seçimleri kazanan kumarbaz ve katil Trump, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, 20 Ocak tarihine kadar Filistinlilerin elinde esir bulunan siyonistlerin serbest bırakılmaması halinde Ortadoğu’yu cehenneme çevirmekle tehdit etti. Biz, Türkiyeli Müslümanlar olarak çok yakında kumarbaz Trump’ın bu küstahlığına anladığı dilden cevap vereceğiz inşallah.   

Değerli Basın Mensupları ve Aziz Vatandaşlarımız! 

Aziz milletimiz, hükümetten bir an önce Kürecik NATO radarını söküp atarak gasıp israil’i kör etmesini, siyonist israil’le hemen bugün tüm ilişkileri kesmesini, bu zalim rejimi tanımaktan vazgeçmesini, Azerbaycan petrolünün Bakü-Ceyhan boru hattından işgalci israil’e sevkiyatının durdurulmasını, siyonist elçiliğin kapatılmasını, siyonist israil’de askerlik yapan çifte vatandaşlığa sahip Yahudileri tespit edip vatandaşlıktan çıkarmasını, bu bağlamda Hüda Par’ın verdiği kanun teklifinin hemen yasalaşmasını, Mavi Marmara davasını yeniden açmasını, başta İncirlik olmak üzere Türkiye’deki NATO üslerinden ABD eliyle siyonist israil’e herhangi bir askeri ve istihbari yardımın gitmesini engellemesini ve Haydarpaşa Limanında keyfi olarak bekletilen Vicdan Gemisi’ne hareket izni vermesini istemektedir. Şimdi hamasi sözler söyleme vakti değil, eylem vaktidir!  

Biz Malatya’dan, siyonistler karşısında şanlı bir direniş gösteren Hamas’ı, İslami Cihad’ı, Lübnan Hizbullahı’nı, Yemen Ensarullahı’nı ve Irak İslami Direnişi’ni selamlıyoruz. Sonuna kadar Direniş Cephesi’nin yanındayız. Onlarla iftihar ediyoruz. 3 Ocak Cuma günü yine bu meydanda buluşmak üzere hepinizi yüce Allah’a emanet ediyoruz.  

Yaşasın Direniş Cephesi, Yaşasın Küresel İntifada, Kahrolsun İsrail, Kahrolsun Amerika, Kahrolsun İşbirlikçi Rejimler   

KÜRECİK NATO RADAR ÜSSÜNE HAYIR İNİSİYATİFİ 

Yorumlar