El'alem kanalına konuşan Tuğgeneral Ahmedrıza Purdestan, İran İslam Cumhuriyeti'ne yakın en büyük tehdidin terörist ve tekfirci gruplar olduğunu ifade etti. İran Ordusu Kara Kuvvetleri Komutanı, teröristler ve tekfirci grupları kullanan Amerika'nın İslam çehresini tahrip etmek niyetinde olduğunu söyleyerek, ABD tehditlerini hiçbir zaman unutmayacağı İran'ın, hiçbir zaman savaşı başlatacak taraf olmayacağını konuşmasına ekledi.

Tuğgeneral Ahmedrıza Purdestan, Siyonit İsrail'il İran aleyhinde dile getirdiği tehditlerine işaret ederek, İran'ın, İsrail'in herhangi bir tehdidine kendi uzun menzilli füzeleri ile karşılık vereceğini ve bu bağlamda sahte rejimin harekete geçmesini beklediğini bildirdi.

Purdestan, terör örgütü DAEŞ'in İran'ın batı sınırlarında varlığıyla ilgili konuşmasında, geçen yıl terör örgütü DAEŞ mensuplarının Irak'ın el'Anbar eyaletinden Diyale eyaletine geçtiklerini ve İran sınırlarına yaklaştıklarını fakat İran İslam Cumhuriyetinin sınırlarını 'Kırmızı Çizgisi' olarak ilan ettiğini ve Irak topraklarında 40 km.'den fazla (İran tarafına) yaklaşması halinde İran'ın çok sert karşılık vereceği uyarısında bulunduğunu söyledi.

İran Ordusu Kara Kuvvetleri Komutanı, bazı ülkelerin amaçları doğrultusunda oluşturulan DAEŞ terör örgütün amaçlarına ulaşmadığını ve hâlihazırda bu terörist grup Suriye ve Irak'ta çöküş noktasına geldiğini belirtti.

Konuşmasının bir bölümünde Suudi Arabistan'ın Yemen'e düzenlediği askeri operasyonlara işaret eden Purdestan, Suudi yönetiminin bu eylemini büyük bir yanlışlık olarak niteledi, zira bu ülke Yemen'de daha fazla kaybı olacağını ve bataklıkta saplanıp yok olacağını kaydetti.

Purdestan, İran'ın hiçbir zaman Yemen'e askeri techizat yardımı yapmadığının altını çizerek, bu ithamı kesin dille red etti.

İran İHA'ları hususunda da bilgi veren Purdestan, üretilen İHA'ların füze taşıma kabiliyeti olduğu dolaysıyla hedefini tepit ettiği anda onu yok etme gücünde olduğunu belirtti.

İran ordusu kara kuvvetleri komutanı, İran'ın askeri ve savunma gücüne de temasla, İran İslam inkılabının tedbire dayalı siyasetleri çerçevesinde  İran'ın savunma stratejisinde nükleer ve kimyasal silahların olmadığını belirterek; ama savunmanın arttırılması için bu silahların dışındaki  bütün silahlardan yararlanacağını söyledi.