Raid Salah, Arabi21'e verdiği özel röportajda İntifadanın Kudüs ve Mescid-i Aksa işgaline karşı kendiliğinden oluşan doğal bir direniş olduğunu ve kimsenin intifadanın bittiğini söyleyemeyeceğini belirtti. Salah, ayrıca intifada sürerken gözaltına alınmasını, tüm Filistinlilere yönelik işgalci saldırganlığın bir parçası olduğunu söyledi.
Darbe sonrası Mısır'ın Filistin meselesine karşı tavrına değinen Salah, Mısır'ın Filistin meselesinde tekrar Filistinlilerin istediği destekçi konumuna dönebilmesi için öncelikle Mısır halkının Sisi ve zorbalarının kanlı işgalinden kurtulması gerektiğini, Sisi'nin kalıcı olmayacağını söyledi.
Şeyh Salah, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry himayesinde Ürdün ve İşgal devleti arasında Mescid-i Aksa’nın bulunduğu Harem'üş-Şerif bölgesinde kameralı güvenlik sistemi kurulmasına dair anlaşmayla ilgili: "Bu anlaşma işgal güçlerinin Mescidi Aksa'daki varlığını pekiştirmek ve bizim Aksa'yı savunma hakkımızı engellemeye yöneliktir" dedi.
İslami Hareket Lideri, işgal rejimi başbakanı Netanyahu'nun İslami Hareket'i illegal ilan etmesiyle ilgili "Bu durum hareketimizi etkilemez, bizi legal kabul etselerdi de bir şey değişmeyecekti" dedi. Hareketinin İslami, Arap ve Filistinli kimliğinin değişmez olduğunu belirten Salah: "Hareketimiz kendini bu yüzden feshedecek değil" ifadesini kullandı.
Eski bir röportajında Birleşik Arap Emirlikleri'nin Kudüs'ü Yahudileştirme projesine finansal destek sağladığını söyleyen Salah bu konuyla ilgili şunları söyledi: "Emirliklerden bazı dernekler Kudüs için para yardımında bulundular şeklinde haberler çıktı, evet oradan Kudüs'e gelen bir para var ama bu paraları uzatan el güvenilir bir el değil, ortada bir manipülasyon var. O paralar Kudüs ve çevresini Yahudileştirmek amacıyla buradaki evlerin satın alınması için gönderildi" dedi ve bu durumun artık son bulduğunu, daha fazla ev satılmadığını söyledi.
İSLAMİANALİZ