Eski Enerji Bakanı Recai Kutan:''Eğer İsrail orada doğalgaz bulmuş ise bu doğalgaz Filistin’e aittir.''

Geleneksel ESAM Çarşamba Konferansları başladı. Bu yılın ilk konferansını veren ESAM Genel Başkanı Recai Kutan, İsrail ile planlanan doğalgaz anlaşmalarına dikkat çekti. İsrail’in o bölgede bulduğu doğalgazın Filistin’e ait olduğunun altını çizen Kutan, “Eğer İsrail orada doğalgaz bulmuş ise bu doğalgaz Filistin’e aittir. Bunun mücadelesinin verilmesi gerekir. Bir de Kıbrıs’ın güneyinde doğalgaz oluyor da, kuzeyinde ve batısında neden olmuyor. Bunların da detaylı bir şekilde incelenmesi gerekir” dedi.  

Görüntülenme: 1379 Tarih: 25 Aralık 2015 10:05
Eski Enerji Bakanı Recai Kutan:''Eğer İsrail orada doğalgaz bulmuş ise bu doğalgaz Filistin’e aittir.''

Gündemdeki konuların her hafta uzman ve tecrübeli kişiler tarafından değerlendirildiği, geleneksel Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM) Çarşamba konferansları başladı.  Konferansın ilk konuşmacısı ESAM Genel Başkanı Recai Kutan oldu. Moderatörlüğünü Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Temel Karamollaoğlu’nun yaptığı konferansta Kutan “Geçmişten Geleceğe Yeni Bir Dünya Mücadelemiz” adlı bir konuşma yaparak gündemdeki olaylara dikkat çekti. ESAM Genel Merkezi’nde düzenlenen ilk konferansa Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcıları İsmail Hakkı Akkiraz, Yaşar Canbay, Genel Sekreter Tacettin Çetinkaya ve birçok dinleyici katıldı.

YÜZDE 35’DEN FAZLA BAĞIMLI OLMAMA ŞARTI KOYMUŞTUK

İsrail ile doğalgaz konusundaki anlaşmalara değinen Kutan, Enerji Bakanlığı yaptığı dönemdeki girişimleri anlattı. O dönemde bir ülkeyi yüzde 35’den fazla bağımlı olunmayacağı şartı koyduklarını söyleyen Kutan, birçok ülkeyle de ön anlaşmaya vardıklarını dile getirdi. Eğer bu anlaşmalar devam ettirilseydi şimdi Türkiye’nin böyle bir durumu düşmeyeceğini belirten Kutan, şunları kaydetti: “Benim Enerji Bakanlığım 10 ay sürdü. Bu 10 ay içerisinde önce Türkmenistan, İran, Kazakistan ve Mısır’a gittik. Mısır’da deniz kenarında doğalgaz keşfi yapılmıştı. Daha sonra Kuveyt’e gittik. Birleşik Arap Emirliklerine ve Yemen’e de gittik. Yemen’de de doğalgaz keşfi yapılmıştı. Saddam Hüseyin ile iki ön anlaşma imzaladık. Bağdat’ın kuzeyinde tespit edilmiş doğalgaz yatakları vardı. Ancak işletmiyorlardı. Güney’inde ise ham petrol vardı. Türkiye gidecek buraları açacaktı.  Türkmenistan’la da ön anlaşma imzaladık. Eğer bunlar yapılsaydı Türkiye’nin başka herhangi bir yere ihtiyacı kalmayacaktı.”

İsrail, Akdeniz’de doğalgaz bulmuş ise bu gazın Filistinlilerin olduğunu aktaran Kutan, “İsrail ile doğalgaz konusunda bazı ön görüşmeler yapıldığına dair haberler çıkıyor. Eğer İsrail orada doğalgaz bulmuş ise bu doğalgaz Filistin’e aittir. Bunun mücadelesinin verilmesi gerekir. Bir de Kıbrıs’ın güneyinde doğalgaz oluyor da, kuzeyinde ve batısında neden olmuyor. Bunların da detaylı bir şekilde incelenmesi gerekir” dedi.

İRAN İLE DOĞALGAZ ANLAŞMASI İMZALAYACAKKEN AMERİKALI İKİ BAKAN GELDİ

Enerji Bakanlığı döneminde İran ile doğalgaz anlaşması imzalanacakken Amerikalı iki bakanın yanına geldiğini söyleyen Kutan, aralarında geçen diyalogu şu şekilde anlattı:  “Biz İran ile doğalgaz anlaşmasını imzalama aşamasındayken Amerikalı iki bakan geldi. ‘Bizim anlaşmamız var, İran ile yılda 300 milyon dolardan fazla ticaret yapan kurumlara bazı uygulamalarımız oluyor, arzu ediyorsanız başka yerlerden doğal gaz verelim” dediler. ‘Nereden vereceksiniz’ dedim. ‘Katar’dan’ dediler. ‘İyi ama Katar’da boru hattı yok, sıvılaştırılmış doğalgaz var. Bu borularla gelenden daha fazla masraflı olur. Bunu bildiğinize göre, aradaki farkı ödeyeceksiniz herhalde, öylemi anlayayım’ dedim. “Ne münasebet” dediler. Ben de “Ucuzu varken, ne münasebet pahalısını alayım” diye cevap verdim. Yani bu meseleler çok dikkatli bir şekilde ele alınması gerekir.”

TERÖRÜ MEŞRULAŞTIRMA GAYRETİ

Kutan, “İslamofobi çalışmalarının ana gayesi, Batının İslam Coğrafyasında gerçekleştireceği insanlık dışı her türlü eylem ve saldırıyı, terörle mücadele ediyorum gerekçesiyle ‘meşrulaştırmak’ gayretidir. Afganistan’a, Irak’a, Suriye’ye, Mısır’a, Libya’ya, neredeyse bütün Ortadoğu’ya bu uydurma gerekçelerle saldırdılar. DAİŞ isimli taşeron bir terör örgütü eliyle, benzeri görülmemiş vahşet, İslam adına işlenmeye başladı. Sonuçta sadece Müslümanlar değil, İslam tehdit altına girdi. Dini değerlerimiz, ümmet bilinci yara aldı” şeklinde konuştu.

milligazete

Yorumlar