İran İslam İnkılabı Devrim Muhafızları yayınladıkları bir açıklamada Siyonist rejimin Mescid-i Aksa’ya yaptığı saldırıları şiddetle kınayarak, yeni bir intifadanın ortaya çıkmasını ve Filistin’in yeni neslinin direniş seçeneğini seçmesini, başta İsrail’in ve bölgedeki ve bölge dışındaki destekçilerinin “kâbusu” olarak nitelendirdi.

Açıklamanın bir bölümünde şöyle yer aldı: Siyonist rejimin Mescid-i Aksa’ya yönelik cinayetleri ve saldırıları, Filistinli gençlerin 14 Haziran’da şehadet aşkı ile düzenledikleri ayaklanmalardan sonra iyice arttı. Bu durum Siyonistlerin, yeni bir intifadanın ortaya çıkmasından ve Filistin milletinin, özellikle de gençlerin direnişinin derinleşmesinden ve Siyonist karşıtı direnişin güçlenmesinden duydukları korku ve vahşetini açıklar niteliktedir.

Açıklamada şöyle devam etti; Siyonist rejimin Müslümanların mukaddes değerlerine hürmetsizlikte bulunması ve Mescid-i Aksa’ya yönelik saldırıları -ki askeri kuvvetlerin konuşlandırılması, Kudüs’te güvenlik ve kontrol kapılarının konulması ve namaz kılanlara eşi benzeri görülmemiş zorluklar uygulanması ile daha da farklı bir boyuta ulaşmış durumda- yenilgiye mahkûmdur ve asla Kudüs’ü Yahudileştirme projesi başarı ile sonuçlandırmayacaktır.

Bu bildiri Siyonist rejimin son saldırılarını, İsrail’in Mescid-i Aksa’ya şeytani hâkimiyetini kurma çabaları olarak değerlendirdi ve şöyle açıladı; Bu eylemin sonuçları ve tehlikeli komplolar, İslam ülkelerindeki sessiz kalmayı tercih edenlerin ve uluslararası toplumda insan hakları savunuculuğu iddiasında bulunanların peşini bırakmayacak ve onlar için kötü bir son hazırlayacak.

Açıklama şu şekilde vurguladı; Siyonist rejimin “Nil’den Fırat’a kadar” çizdikleri harita kâğıdı, Filistin halkının iradesi ile ve bölge insanlarının uyanıklığı ve zekası ile tarihin çöplüğüne atıldı. Makûs bir şekilde Siyonistler ve bölge içi ve bölge dışı destekçileri, Nil’den Fırat’a ve hatta tüm dünyada, yeni bir Siyonist karşıtı direniş ile karşı karşıya kaldılar.

Siyonist rejimin Mescid-i Aksa’ya çirkin ve şiddetli saldırılarına bir çözüm yolu bulunmasının zaruri olduğunu vurgulayan açıklama, şöyle bildirdi; İran milleti İmam Humeyni’nin (ra) ölümsüz sözleri ve vasiyetini takip ederek ve Yüce Rehberlik Makamı İmam Hamaney’in öngörüleri ve yönlendirmeleri ile Filistin meselesinin İslam dünyasının önceliği olmaktan çıkarılmasına asla izin vermeyecektir. İslam Ümmeti bölgedeki terörist savaşlarına rağmen bir ana dahi Filistin konusunda gaflete düşmemiştir. Siyonizm’in son saldırılarına itiraz göstermeyi tüm dünyaya; uluslararası İslam ve insan hakları toplum ve kuruluşlarına yaymak, asla ertelenemez bir vazifedir.

Açılamanın sonunda Siyonist rejimin Mescid-i Aksa’ya saldırılarını ve dünya insan hakları örgütlerinin ve bazı Arap ülkelerinin liderlerinin konu hakkında sessiz kalmaları kınanarak, Filistin intifadasını korumak için yeni bir destek seli oluşturulması gerektiği vurgulandı. “İnkılap ruhlu ve savaşçı Filistin milletinin ve gençlerinin direniş seçeneğini seçerek ve meydanlara çıkarak Yeni Filistin intifadası oluşturmaları, Siyonistlerin ve destekçilerinin kabusu olmuştur. Kudüs’ü Yahudileştirme ve İsrail’i sabit kılma rüyalarını yıkmış ve Filistin’in işgalinin üzerinden geçen yetmiş yılın ardından Barı Şeria’nın da direniş saflarına katılmasıyla durum Filistin direnişinin lehine değişmiş oldu.”

Açıklamada şu şekilde hatırlatmada bulunuldu; Kesinlikle şunu söyleyebiliriz ki bu anlamlı direniş hareketi, Siyonizm karşıtı olan “İslam dünyasının çok yönlü direnişinin” bir cilvesidir. Ve biz “İslam İnkılabı Devrim Muhafızları” Filistin İntifadasının en önemli ve asıl destekçilerinden biri olarak “Tarig-ul Kudüs” mücahitlerinin yüce iradelerini övüyoruz ve onlara destek ve yardımdan bir an dahi olsa asla çekinmeyeceğiz.

tesnim