Gelecekteki Savaş Siyonist Rejimin Şehirlerinde Olacak (ANALİZ)

Lübnan Hizbullah’ı ve müttefiki olan diğer direniş gruplarının da katılacağı gelecekteki muhtemel savaşın Siyonist yerleşimcilerin bulunduğu şehirler de dahil olmak üzere şehir savaşlarına dönüşme ihtimali çok yüksek.  

Görüntülenme: 2372 Tarih: 23 Nisan 2018 15:47
Gelecekteki Savaş Siyonist Rejimin Şehirlerinde Olacak (ANALİZ)

Qodsna analisti Seyyid Ammar Hüseynî'nin değerlendirmelerini siz değerli Kudüs Günü sitesi takipçilerinin istifadesine sunuyoruz: 

Siyonist rejimin siyasî isimleri ve onlara bağlı haber kanalları bir süredir savaş davulları çalmakta, direniş eksenini oluşturan taraflara gözdağı vermekte, Suriye'ye saldırı ya da Lübnan hava sahasını ihlalleri ile "savaş" naraları atmakta ve  hatta işi F35'lerinin İran İslam Cumhuriyeti semalarında gezdiği yalanlarını atmaya kadar götürmektedir. Ancak acaba gerçekten iddia ettikleri gibi bir savaşa hazırlar mı, acaba Siyonist camia yeni savaş tantanasını kabul ediyor mu ya da acaba Siyonist camia yeni bir maceraya hazır mı?

Maariv gazetesinin kıdemli analisti Yusi Milman rejimin mevcut güvenlik durumuyla ilgili şöyle yazdı: Siyonist rejim güvenlik güçlerinin en büyük kabusu, İran İslam Cumhuriyeti'nin Suriye'de yer alan askerî üssüne ve askerî danışmanlarına karşı yapılan saldırıya karşılık vermesidir ve bu korku Siyonist rejimin kuruluşunun 70. yıl kutlamaları için yapılan hazırlıkları dahi etkilemiştir.

Birkaç gün önce de Siyonist orduya ait iki savaş uçağının tatbikatı halk arasında korkuya sebep olmuş ve bunun üzerine de ordu, tatbikatın kutlama hazırlıkları için yapıldığı ve korkuya gerek olmadığı bilgisini basınla paylaşmıştı.

Lübnanlı bir gazeteci ise Siyonistlerin işlenen cinayetlerden dolayı direniş güçlerinin intikam alması ihtimali üzerine yaşadıkları korkunun, Trump'ın füze saldırısından dolayı Şam halkının yaşadığı korkudan çok daha fazla olduğunu yazdı.

Bundan da ötesi 33 gün savaşlarında Hizbullah'ın füze saldırıları Siyonistlerin %80’inin, yaşadıkları Filistin işgal toprağının kuzeyindeki şehirlerden firar etmesine sebep olmuştu, zira onlar yapılan sığınakları dahi canlarını kurtarmak için bir güvence olarak görmüyorlardı.

Siyonistlerin o dönemde Filistin işgal toprağından firar etmeleri, Siyonist rejimin ekonomisine ve üretimine %70 ila 80 dolayında zarar vermişti.
 

Kaldı ki bu durum, Hizbullah'ın Filistin işgal topraklarına girme ihtimali söz konusu bile değilken yaşanmıştı. Şimdi ise Siyonist basının da itiraf ettiği gibi gelecekteki muhtemel savaşta Hizbullah'ın ve diğer direniş gruplarının şehirlere girmesi ve şehir savaşlarının başlaması da yüksek ihtimaller arasında.

Siyonistler arasındaki korku o kadar kuvvetli ki İsraillilerin vatandaşlığından dolayı gurur duydukları Oscar ödüllü oyuncu Natalie Portman da cuma günü bölgede yaşanan gerginlikten dolayı 70.yıl kutlamalarına katılmayacağını duyurdu.

Siyonist Rejim bünyesinde yapılan ve Maariv gazetesinde yayınlanan bir anket sonucuna göre de Siyonist halk savaştan çok korkuyor.

Banles Palitkes şirketi tarafından bu gazete için yapılan ankete göre, Siyonistlerin %52’si Suriye'de yaşanan olayların gölgesinde bir savaşın başlamasından, özellikle de İran İslam Cumhuriyeti’nin tepkisinden korktuklarını belirtti.

Bu ankette İsraillilerin %34’ü rejimlerini tehdit eden en büyük tehlikenin İran İslam Cumhuriyeti ve Hizbullah olduğunu belirtirken, %32’si ise asıl tehlikenin Filistinli grupların saldırıları olduğunu vurguladı. Ankete katılanların %32’si de güvenlik sorunlarını rejimin en büyük ikilemi olarak belirtti.

Bu görüşler tam anlamıyla askeri hüviyeti olan bir toplum tarafından izhar ediliyor. Dost ve düşman İsrail'i bir kışla olarak görüyor. Takriben tüm Siyonistler, Siyonist Rejim tarafından zorunlu uzun süreli askerî eğitime tabi tutuluyor.

Bu askeri düzende, Siyonist Rejimin tüm seçkin siyasetçileri ya öncelikle askeriyede görev alıyor ya da Siyonist Rejim Güvenlik kuruluşlarında hizmet verip daha sonra siyaset dünyasına giriyorlar.

Tanınmış Siyonist düşünür David Grossman'ın birkaç gün önce İsrail gazetesi Hayom’da yayınlanan makalesinde, İsrail'in sahip olduğu askerî güç ve geniş güvenlik kuruluşlarına rağmen hiçbir İsraillinin kendini işgal edilmiş Filistin topraklarında güvende hissetmediğini yazması esasında her şeyi ortaya koyuyor.

Reuters, Siyonist Rejimin milli güvenlik şurası üyelerinden olan eski bir yetkilinin şu sözlerini aktardı: İran bölgenin süper gücüne dönüştü. İsrail’in tarihinde İlk defa kuzey cephesinde yenemeyeceği bir düşmanla savaşma ihtimali var.
Bence bugün İsrail'in en karmaşık ve güçlü düşmanı İran'dır. Hali hazırda Tel Aviv iç sorunlarla da boğuşmaktadır.

Siyonist Rejim Başbakanı Binyamin Netenyahu cuma günü yaptığı konuşmada şu iddialarda bulundu: Bizim askerî güçlerimiz İran'dan gelecek her tehdide karşı hazırlıklıdır. Siyonist analistlere göre, İsrail 70. yılında çok büyük tehlikelerle karşı karşıya. 
Filistin’in işgalinin 70.yılında Direniş Ekseni liderlerinin bu cümleden olmak üzere İranlı devlet adamlarının sözleri, Siyonist Rejim liderlerinin iddialarından daha çok bu rejimin kamuoyunu etkisi altına alıyor ve onlar her an rejimlerinin sayfasını bir kerede sonsuza dek dürecek füzelerin düğmesine basılmasını bekliyorlar.

kudusgunu.com

Yorumlar