Qodsna'nın haberine göre, Siyonist Rejim ordu sözcüsü bu sabahki konuşmasında şunları aktardı: İsrail ordusu, İsrail içlerine kadar uzanan, Lübnan Hizbullah’ına ait tünellere ulaşabilmek için, Lübnan sınırında Kuzey Kalkanı adlı geniş çaplı bir operasyona başladı.

Yediot Ahronot gazetesi ise konuyla ilgili şöyle yazdı: Siyonist Rejim Başbakanı Binyamin Netanyahu, kabinesindeki bakanlarına operasyonla ilgili gazetelere demeç verme ve  açıklamalarda bulunma yasağı getirdi.

Yediot Ahronot şu iddialarda bulundu: Lübnan Hizbullah’ı 2012 yılında, İsrail'in kuzeyini işgal planı doğrultusunda yeni tüneller kazmaya başladı. Buna göre 2014 yılı ve Gazze savaşı sonrasında da İsrail’in kuzey sakinleri Lübnan sınırından gelen tünel kazı çalışmaları seslerinden oldukça rahatsız oldukları için şikâyette dahi bulunmuşlardı. Ayrıca, İsrail ordusu HAMAS ve Hizbullah'ın kuzey sınırlarındaki tünel kazı çalışmalarında bilgi alışverişinde bulundukları sonucuna da vardı.

Tüm bu sonuçlara binaen, İsrail ordusundan teknik bir birim, 2015 yılından itibaren Hizbullah’ın tünellerini keşfetmek için faaliyete başladı ve salı günü de İsrail ordusu büyük operasyonu başlattı.

Kuzey Kalkanı operasyonunun perde arkasında neler yatıyor?

40 metrelik tünelle Netanyahu'nun yolsuzluk dosyaları arasındaki bağlantı ne ?!

Başbakanın koltuğunu koruma telaşı!

Lübnan Hizbullah’ının Tepkisi

Lübnan Hizbullah’ı operasyonun başlamasıyla beraber şu beyanatta bulundu: Hizbullah her zaman hazırlıklıdır ve düşmanın tüm faaliyetlerini gözlemlemektedir.

Lübnan Hizbullah’ı askerî şura üyelerinden Hasan Hablullah konuyla ilgili şöyle konuştu: Hizbullah her zaman düşmanın tüm hareketlerine cevap vermek için hazırdır.

Hablullah açıklamalarına şöyle devam etti: İsrail'in saldırma ve operasyonlara başlama devri sona erdi ve şimdi direniş İsrail'in tüm yaptıklarına tepki verebilecek konumdadır.

Bizler düşmanın tüm saldırılarına cevap verebiliriz. Bu durum son Gazze savaşı ve 2006’daki 33 gün savaşları ile de ispatlanmıştır.

İşgalciler 33 gün savaşı sonrasında direnişe karşı yeni bir saldırı başlatma cüretinde bulunamadılar. Çünkü direnişin düşmana darbe indirecek özel bir güç bulduğunu biliyorlar.

Direniş şu anda Gazze'de, Lübnan'da ve diğer cephelerde birbirinden ayrılamaz, tam donanımlı bir teşkilata dönüşmüştür ve aslında bizler birçok cephede yer alan, tek bir direnişe şahitlik ediyoruz.

Netanyahu’nun Yolsuzluk Dosyalarından Kaçış Telaşı!

İsrail ordusunun operasyonunun asıl sebebi ile ilgili olarak bakanların tereddütlerini dile getirmeleri ise bir diğer gelişme oldu. Bakanlar, Netanyahu'nun İsrail'i dünya önünde dramatik bir durumdaymışçasına göstermeye çalıştığını ancak aslında durumun böyle olmadığını ve Netanyahu'nun başka senaryolar peşinde olduğunu ifade ettiler.

Kabinenin güvenlik bakanlarından biri ise konu ile ilgili şöyle konuştu: Netanyahu bir kez daha bize medyada konuşma yasağı getirdi, bir kez daha kendi adını kurtarma çabasında ve bu durum oldukça  aşağılayıcı.

Aynı şekilde kuzey cephesi eski komutanı Amiram Levin de şunları söyledi: Kuzey cephesinde bir savaşın başlaması ihtimali oldukça az. Maalesef Netanyahu'nun kuzey cephesine özel bir ilgisi yok ve ayrıca durum, "İran ordusu bu noktada zayıftır" demeye çalıştığı gibi de değil. Söylemeye çalıştığının tam tersine İran, Hizbullah kanalı ile bize karşı bir cephe açmayı başarmıştır ve bu cepheye karşı koymak zorundayız.

'Kuzey cephesinde askerî bir operasyon' sözleri doğru değil ve bana inandırıcı da gelmiyor.

Netanyahu'nun oluşturduğu atmosferle İsrail ordusu arasındaki çelişki!

Konu ile ilgili olarak İsrail ordusu, dahili cephelerden mevcut konumu korumalarını ve herhangi olağanüstü bir hazırlığa girişmemelerini kısacası önceki durumu devam ettirmelerini istedi.

Aslında Netanyahu'nun askerî operasyon olarak değerlendirdiği durum ordu nazarında,ordunun teknik birimi tarafından, İsrail'in kuzeyinde yer alabilecek muhtemel tünellerin keşfedilmesi için yürütülen bir çalışma sadece. 

Haaretz gazetesi analisti Amos Heril konuyla ilgili şunları vurguladı: Mevcut durumda yansıtılmaya çalışılan şey oldukça abartılmıştır. Bu çalışma Hizbullah’ın muhtemel tünelleriyle mücadele etmek için yürütülmektedir. Devam eden mevcut koşullarda, bunun bir savaş bahanesi olması ise beklendik bir durum değil.

Siyonist analist, Kuzey cephesinde bir savaşın başlamasının akıl dışı bir ihtimal olduğunu yineleyerek sözlerine şöyle devam etti: Netanyahu'nun Brüksel yolculuğu iki hedefi içermektedir; ilk olarak İsrail'in kuzeyindeki tünellerle mücadelede işbirliği ve öte yandan Lübnan hükümetine Hizbullah’ın faaliyetlerini sınırlandırması için göz dağı vermek.

Şu durumda kabinenin bakanları ise Netanyahu'nun ‘Kuzey Kalkanı’nı olduğundan daha büyük göstermeye ve daha önemli konuları unutturmaya çalıştığına inanıyorlar.

Siyonist analistler de Netanyahu'nun bu girişimlerle çok sayıdaki yolsuzluk dosyalarını unutturmaya ve kamuoyunun dikkatini yeni konularla dağıtmaya çalıştığını belirtiyorlar.

kudusgunu.com