İsrailli tarih profesörü Uri Bar –Joseph, olası İsrail – İran savaşı üzerine çarpıcı öngörülerde bulundu. Buna göre, İran İslam Cumhuriyeti ve bölgedeki müttefiklerine karşı bir savaşın eşikte olduğunu vurgulayan tarihçi, Siyonist rejimin bu savaşta vereceği can kaybı ve maddi kayıplara değinerek, bu savaşın 1948 yılında Siyonist devletin kurulmasından bu yana girilen en tehlikeli ve en çok kayıp verdiren savaş olacağını belirtti. Ayrıca, İsrail ordusunun savaşı çözemeyeceği, zafer kazanamayacağı ve bu savaş için çok ağır bedeller ödeyeceğini değerlendirdi.
Başbakan Benyamin Netanyahu ve İsrail Genelkurmay Başkanı General Aviv Kochavi'nin açıklamalarına değinen tarihçi, ikisinin de dile getirdiği açıklamalardan bahsi geçen öngörülere katıldıklarının anlaşıldığını, dolayısıyla bu savaşa girmeye hevesli olmadıklarını belirtti. Bu bağlamda, tüm yollar ve aracılarla bu savaşı engellemeye çalışmaları gerektiğini belirten İsrailli profesör, geçen Cuma konu hakkında Yahudi “Haaretz” gazetesine bir makale yazdı. Makalede, İsrail hükümetinin on yıldan beri bir komutan yani Netanyahu tarafından yönetildiğini ifade eden tarihçiye göre, Netanyahu İran'ı bir Nazi tehdidi olarak görüyor. Dolayısıyla İsrail'de tüm uzmanlar ve yetkililer son on yıl içerisinde tüm güçleriyle stratejik öngörülerini, İran'a karşı savaşı engellemeye değil, zaferin nasıl kazanılacağına yoğunlaştırdı.
Hayfa Üniversitesi'nde Siyasi Bilimler Fakültesinde Uluslararası İlişkiler bölümünde Profesör olarak görev alan Uri Bar-Joseph, İsrail tarihinde boş sözler ve renkli görüntülerle İsrail'i gerçek tehlikelerden uzaklaştırabileceğine inanan başka bir liderin varlığını düşünmenin zor olduğunu söyleyerek Netanyahu'ya karşı sert eleştirilerde bulundu. Netanyahu'nun öncesinde gelen liderlerden hiçbirinin, onun gibi hitabet yeteneği olmadığına işaret eden İsrailli profesör, ancak geçmiş liderlerin tümünün sadece boş sözlerle devlete ve vatandaşların güvenliğine hizmet edilmediğini çok iyi bildiğini dile getirdi.
Buna ilaveten makalede, İsrail'in son dönemlere kadar dünyanın çeşitli bölgelerine İran ve Hizbullah'ın füze fabrikalarına dair gizlice istihbarat bilgileri verdiğine, ancak karşı tarafların sessiz kalmayı seçtiği bilgisine yer verildi. Netanyahu'nun pazarlama taktiğini her şeye çözüm olarak gördüğünü, bundan dolayı Birleşmiş Milletlere gizli bilgiler verdiğini aktaran İsrailli tarihçi, bundan sonra ne vereceğini sorarak, İsrail'in hiçbir şey kazanmadığını çünkü diğer ülkelerin İran ile uzlaşının problemin çözümü olarak gördüğünü belirtti.
İsrailli tarihçi, Netanyahu'nun İsrail'in varlığından bu yana karşılaştığı güvenlik tehditlerinden farklı olarak, bugün yüzlerce veya binlerce ağır füze tehdidine karşı iyi bir askeri cevabının olmadığını bilmesi gerektiğini ifade etti. Hizbullah'ın elindeki mevcut füzelerin bir kısmının, İsrail'in derinliklerine doğru yönlendirildiğini vurgulayan profesör, geçmişte hiç böyle bir tehdit ile karşı karşıya kalmadıklarını, gelecek savaşta yüzlerce füzenin İsrail'in stratejik kurumlarını hedeflemekle kalmayacağı, Tel Aviv'deki yerleşim bölgelerine ulaşacağı değerlendirmesine bulundu.
İsrailli tarih profesörü Uri Bar-Joseph, makalesinde gelecek savaşta İsrail'in ağır ve acı verici bir bedel ödeyeceğinin ve asla bu savaşı kazanamayacağının artık herkes tarafından açıkça bilindiğine dikkat çekti. Diğer yandan İsrail'in istihbarat servisi MOSSAD'ı eleştiren tarihçi, MOSSAD'ın Netanyahu'nun döneminin öncesine kadar İsrail'in düşmanlarıyla gizli ilişkiler kurmaya çalıştığını, ancak bugün bu konunun rafa kaldırıldığını söyledi. Tarihçiye göre İsrail bugün savaşın siluetini uzaklaştırmak yerine, düşmanlarına suikast yoluyla ulaşarak gerçek bir savaşı yakınlaştırıyor.
İsrailli profesör makalesini şu sözlerle tamamladı: “Benyamin Netanyahu hükümetinin 2009 yılından beri, yani başbakanlığa geldiğinden bu yana ortaya koyduğu eylemlerin gerçek birer tehlikeden ibaret olduğu, su götürmez bir gerçektir. Eğer bölgede İran'a ve müttefiklerine karşı bir savaş patlak verirse, İsrail bunun bedelini çok ağır bir şekilde ödeyecektir.”