Sudanlı Uzmanlar Birliği, İsrail işgal devletinin özde ırkçı, gasp edici, aşırılığa ve ayrımcılığa destek veren kimliğini koruduğunu dile getirerek, bu rejimin Sudan halkının Aralık 2018'de gerçekleştirdiği devrimin değerlerinden en uzak sistem olduğunu dolayısıyla Geçiş Yönetimi'nin bu değerlere darbe yapmasının kabul edilemeyeceğini belirtti.

Birlik bugün (29 Ekim Perşembe) yayınladığı basın açıklamasında Geçiş Konseyi'nin İsrail işgal rejimiyle ilişkileri başlatma konusunda tek başına karar vermesinin Sudan'da siyasi iktidarın oluşturulması sırasında kabul edilen anlaşmaya aykırı olduğunu belirtti. 

Birlik, Geçiş Yönetimi'nin yasama meclisinin oluşturulmasını beklemeden İsrail ile ilişkiler konusunda tek başına karar vermesinin sakıncalı olduğuna dikkat çekti. 

Açıklamada bu durumun, Geçiş Yönetimi'nin kendisinin görevlendirilmesine aykırı bir tavır olduğunu ve devrim güçlerini karşı tavır sergilemeye, Sudan ve devrimi yeni bir tünele girmeden bu anlayışa karşı tavır almaya iteceği vurgulandı. 

Sudan'daki geçiş dönemi anlaşmasına göre üç ayrı kurulun bulunması gerekiyor. Bunlar: İdari Kurul, Bakanlar Kurulu ve Yasama Meclisi. Ancak sonuncusu henüz oluşturulmuş değil. Normalde ülkenin geleceğiyle ilgili önemli bir konuda karar verilmesi için Yasama Meclisi'nin de onayına başvurulması gerekiyor. 

Ancak Sudan Dış İşleri Bakanı Ömer Kameruddin geçtiğimiz cuma günü yaptığı açıklamada Sudan Bakanlar Kurulu'nun İsrail işgal rejimiyle ilişkileri başlatma kararı verdiğini açıklamıştı. 

Sudan hükümetinin normalleşme kararı Sudan halkının ve sivil toplum kuruluşlarının geniş çaplı tepkilerine neden olmuştu. 

Sudan'da askeri darbe sonrasında 21 Ağustos 2019 tarihinde darbeciler ile sivil hareketin başını çeken Özgürlük ve Değişim Güçleri Koalisyonu 'yapılan anlaşmaya göre 39 aylık bir değişim süreci yürütmek ve bu süreçte darbeci genellerle sivil hareketin liderlerinin iktidarı eşit şekilde paylaşmaya kararlaştırdı. 

 Filistin Enformasyon Merkezi