Tunus Eski Cumhurbaşkanı: İşgalci İsrail İle İlişkileri Normalleştiren Yönetimlerin Siyasi Meşruluğu Yoktur

Tunus eski Cumhurbaşkanı Munsif el-Merzuki, Arap Birliği’nin çoktandır işlevini yitirdiğini belirterek, işgalci İsrail ile ilişkileri normalleştirmeyi reddetmeyerek de bittiğini deklare ettiğini söyledi. 

Görüntülenme: 1443 Tarih: 10 Kasım 2020 15:59
Tunus Eski Cumhurbaşkanı: İşgalci İsrail İle İlişkileri Normalleştiren Yönetimlerin Siyasi Meşruluğu Yoktur

Filistin Enformasyon Merkezi’nin kendisiyle yaptığı röportajda, Filistinlilerin Arap devletleri ve Arap halklarına yönelik duygularını ve gelişmeler karşısındaki sitemlerini anlayışla karşıladıklarını belirten el-Merzuki, Araplar için ana sorun olan bir meselenin tarihinde görülmemiş bir şekilde Filistinlilerin kendi hallerine terk edildikleri ifade etti ve “Filistin davası şu anda gördüğünden daha zor bir durumu yaşamamıştır. Ancak Arap yöneticilerle halkların arasını ayırmamız gerekir. Kuzey Afrika’daki Arap halkların Filistin davasına yönelik tutumu 90 yıldır hiç değişmedi. Filistin davası onlar için ana meseledir” dedi. 

Arap ülkeleri ve şimdiki durumlarına değinen el-Merzuki “Arap ülkelerinden bazıları yıkımın eşiğinde, bazıları işgalci İsrail, Amerika ve diğer rejimlere bağımlı hale gelmişler ve bu rejimlerden birçoğu da çözülmüş durumda. Arap yöneticiler, haklarını ilgilendiren meselelerden vazgeçmişler. Bu durumda olan yöneticilerin Filistin davasından vazgeçmeleri de normaldir” dedi. 

Arap rejimlerinin işgalci İsrail ile ilişkileri normalleştirme yarışlarını kınayan el-Merzuki, halkların Filistin halkıyla aynı hendekte olduğunu hatırlatarak, savaşın tek bir savaş olduğunu ve bu konuda eksikliklerle birlikte Filistin halkına yönelik duyguların asla değişmediğini ifade etti.  Arap Birliği’nin tutumuna da değinen Tunus eski Cumhurbaşkanı el-Merzuki şunları kaydetti:

“Arap Birliği uzun süredir bitmişti zaten. Arapların hepsi bunu biliyor. Eskiden beri Mısır Dışişleri Bakanlığı tarafından idare edilmekteydi. Arap Birliği’nin bittiği  birçok Arap tarafından artık bilinmektedir. Arap Birliği bitmiştir. Ölmüş olana iyilik, onu defnetmektir. En son saygın bazı devletlerin başkanlığını almaktan imtina etmeleriyle de zaten gömülmüş oldu.” 

Tunus Cumhurbaşkanı olduğu sırada Kuveyt, Doha ve Riyad olmak üzere Arap Birliği’nin üç toplantısına iştirak ettiğini, her toplantıda Arap ülkelerinin yönetildiği sistemin çöktüğünü, halkları ayağa kaldıracak yeni bir sistemi konuşmak gerektiğini vurguladığını, ancak bu ülkelerin kendisiyle Muhammed Mursi’yi pusuda beklediklerini kaydederek sözlerini şöyle sürdürdü: 

“İsmi Arap Birliği olan bu leş çok kötü kokular yaymaktadır. İşgalciyle yapılan normalleşmeyi kınamamaktadır. Ben onu ölü biliyorum. Onun alternatifi kalplerde ve zihinlerde olmaya devam edecektir.” İşgalciyle ilişkileri normalleştirme İşgalciyle ilişkileri normalleştirmek için yarışan Arap rejimlerine değinen el-Merzuki “Her siyasi rejim meşruluğunu ekonomik ve tarihi başarılardan alır. Ya da dış güçlerden alır. İşgalciyle ilişkileri normalleştirmeyi tercih edenlerin tarihi bir meşruluğu olmayacağı gibi, siyasi bir meşrulukları da olmayacaktır” dedi. 

El-Merzuki ayrıca, “Normalleştirmeye koşanlar, yönetimde kalmanın faturası olarak İsrail ve Amerika’nın kucağında kalmak gerektiğini biliyorlar. Nitekim Arap devrimlerinin kendisine ulaşmasından korkan BAE’nin tutumu budur” hatırlatmasını yaptı.

Yapılan normalleşmeyle işgalciyle gerçek barış sağladıklarını sananların kesinlikle yanıldıklarını belirten el-Merzuki, “İlişkileri normalleştirme, işgalcinin gasp ettiği Filistinlilerin adil hakkını esas alan bir barış değil, aksine teslim olmaktır” ifadelerini kullandı. 

Kudüs halkına mesaj Filistin halkına, Kudüs halkına, özellikle de burada nöbet tutan kadın ve erkeklere mesaj gönderen el-Merzuki “Biz kusurluyuz… Filistin davası konusunda, Kudüs’te nöbet tutan erkek ve kadınlar konusunda kusurluyuz. Onlarla iftihar ediyor ve onur duyuyoruz. Onlar, kutsalları ve değerleri savunan öncü insanlardır. Filistinlilerin bizden nefret etmemelerini ve bizi kınamamalarını istiyorum. Bizim en zor şartlarda olduğumuzu bilmeleri gerekir. Suriye, Yemen, Libya, Mısır ve diğer halklara baksınlar” dedi. 

Şantaj operasyonu İşgalci İsrail ile ilişkileri normalleştiren ülkelerin halklarının buna karşı olduklarına ve karşı olan bu halkların en aşağılık şantajlara maruz kaldıklarına dikkat çeken el-Merzuki “Mesela Sudan halkı ilişkilerin normalleştirilmesine karşıdır. Bunun için de en aşağılık şantaja maruz kalıyorlar. İlişkileri normalleştirmenin iğrençliğine örnek Sudan’ın bunu kabul etmesi için gördüğü muamele ve baskıdır. İsrail’i tanıması için Sudan’ın zayıflığını istismar ettiler. Bu iğrenç, aşağılık ve ahlaksızca bir yöntemdir” dedi. 

“İşgalciyle ilişkileri normalleştiren Sudan halkı olmadığı gibi, diğer Arap halkları da değildir” diyen el-Merzuki, ilişkileri normalleştirenlerin hiçbir şey elde edemeyeceklerini, sadece kuruntu satın aldıklarını, gerçek barışın ise hakkı sahiplerine vermek olduğunu kaydetti. Kuzey Afrika ülkeleri de ilişkileri normalleştirecek mi?  

İşgalciyle ilişkileri normalleştirme operasyonunun Kuzey Afrika ülkelerine de uzanabileceğiyle ilgili Filistinlerin yaşadığı endişeye değinen el-Merzuki, bunun kesinlikle olamayacağı yönünde kanaatinin olduğunu belirterek “Sudan ve Körfez ülkelerinde olup bitenler Kuzey Afrika ülkelerindeki durumdan farklıdır. Sosyal ve ekonomik durumumuz Sudan ile kıyaslanamaz. Dolayısıyla bu yönde bize baskı şantaj uygulayamazlar. Burada kamuoyu çok güçlüdür. Bizde demokratik ve yarı demokratik ülkeler var. Hiçbir yönetici Filistin davasının arkasında duran bu güçlü kamuoyuna karşı böyle bir şeye cesaret edemez” ifadesini kullandı. 

El-Merzuki, milyar dolar harcamalarına rağmen Amerika’nın öncülüğündeki Yüzyılın Anlaşması planının asla tamamlanamayacağını hatırlattı.  Gazze ve Batı Yaka halklarına mesaj Tunus eski Cumhurbaşkanı Gazze halkına yönelik verdiği mesajda, “bunlar ümmetin şerefli insanlarıdır, asla teslim olmadılar, bundan sonra da işgalci İsrail’e teslim olma niyetleri de yoktur” dedi. 

İşgalci İsrail’in Gazze’ye yönelik ablukasını da kınayan el-Merzuki “Gazze ve çevresindeki abluka konusunda en fazla içimi parçalayan durum, Mısır’ın uyguladığı ablukadır. Mısır rejimi olmasaydı, Gazze bu şekilde kuşatılmaz işgalci İsrail ve Mısır’dan gördüğü bu dramatik durumu yaşamazdı” ifadesini kullandı.  Munsif el-Merzuki, Gazze’yi ziyaret etme rüyasının gerçekleşmesini ümit ettiğini belirterek, daha önce Özgürlük Filosuyla gitmek istediğini, ancak o zaman Cumhurbaşkanı olması nedeniyle iştirak edemeyip yerine Dışişleri Bakanını gönderdiğini hatırlattı. 

Filistin halkının Filistin topraklarını çalan azgın beşeri bir güce karşı kuvvetli bir sur gibi durduğunu belirten el-Merzuki, işgalci İsrail’in Yahudi yerleşimi ve Batı Yaka’yı ilhak planlarıyla kendi devletinin mezarını tırnaklarıyla kazdığını söyledi.  Filistinlilere seslenen el-Merzuki “Önünüzde işgale karşı durmak ve direniş göstermekten başka seçeneğiniz yoktur. Zira Arap ülkeleri batıktır.  Durumu normal olan bir Arap devleti de yoktur”  dedi. 

Filistin Enformasyon Merkezi

 

Yorumlar