Kürecik NATO Radar Üssüne Hayır İnisiyatifi tarafından bugün Malatya Soykan meydanında darbelerin arkasındaki 'NATO'ya ve Üslerine Hayır' temalı bir basın açıklaması düzenlendi. Cuma namazının ardından düzenlenen basın açıklamasında ayrıca Mısır ve Suudi Arabistan'daki hukuk dışı idamların bir an önce durdurulması talep edildi.
Kahrolsun Amerika Kahrolsun İsrail, NATO Üsleri Kapatılsın, Kürecik-İncirlik Kapatılsın, Darbelere Karşı Hepimiz Ömer Halisdemir'iz, Kahrolsun Fetö Kahrolsun Nato, Avrupa Değil İslam Birliği, Söz Değil İcraat Küreciği Söküp At, Mısır'da İdamlar Durdurulsun, Suud'ta İdamlar Durdurulsun, Gazze'ye Selam Direnişe Devam, Malatya'dan Hamas'a Direnişe Bin Selam sloganlarının atıldığı eylemde basın açıklamasını Mavi Marmara Gazisi Mehmet Tunç okudu. Okunan basın açıklamasının tam metni şu şekildedir:
Bismillahirrahmanirrahim.
Değerli basın mensupları ve aziz vatandaşlarımız Cumamız mübarek olsun!
15 Temmuz hain darbe girişimin yıldönümüne yaklaştığımız bu günlerde başta kahraman astsubay Ömer Halisdemir olmak üzere şehit olan 251 vatandaşımızı rahmetle anarken bu darbenin faili FETÖ’yü ve planlayıcısı ABD ve NATO’yu şiddetle lanetliyoruz.
Dini bir cemaat kisvesinde devletin ve milletin içine sızmış sapık FETÖ terör örgütü eliyle yapılan bu darbe, hiç şüphesiz en çok aziz dinimiz İslam’a zarar vermeyi hedeflemiştir. 40 yıldan fazla bir zamandır sapkın din anlayışını Dinler arası diyalog ve ılımlı yani Amerikancı İslam anlayışı üzerine kuran bu sapkın örgüt ve onun sözde hoca efendisi bu hain darbe girişimiyle Müslümanlara ve İslam’a çok büyük zarar vermiştir. Büyük Şeytan ABD tarafından sözde hizmet adı altında gittikleri her ülkede desteklenen FETÖ, düşüncelerini zehirlediği gençlere emperyalizme yani NATO’ya ve Siyonizm’e boyun eğme fikrini aşılamıştır. Bu örgüt içerisinde bulunan gençler, kendileri gibi düşünmeyen Müslümanlara ve İslam ülkelerine düşman olarak yetiştirilmiştir. Bu proje, Siyonist-Emperyalist odakların teslimiyetçi ‘Amerikan İslam’ı’ projesidir.
Bu anlayış, ABD ve Siyonist İsrail ile birlikte Müslüman ülkeler ve halklar üzerinde askeri operasyonlar düzenlemeyi meşru gören sapkın bir din anlayışıdır. Bu yüzden FETÖ gibi din kisvesine bürünmüş yapıları halkımızın yakından tanıması büyük önem arz etmektedir. Kendi meşum hedeflerine ulaşmak için soru çalan, torpil yapan, başkalarının hakkını gasp eden, iftira atan, şantaj yapan bu terör yapısının mensuplarının darbeye kalkışması ve darbeye direnen masum halkın üzerine ateş açması; işte o zehirli düşüncelerinin bir tezahürüdür. Bu arada hain darbe girişimini fırsat bilerek yeni bir toplum mühendisliği projesi tasarlanmaktadır.
Bu sinsi projeye göre; hiçbir toplumsal ve siyasal talebi olmayan, emri bil maruf nehyi ani’l münker yapmayan, bu bozuk düzenin İslam dışı uygulamalarına itiraz etmeyen yeni bir Müslüman kimliği oluşturulmak istenmektedir. Yani milletimiz FETÖ’nün sapkın din anlayışından kaçarken yeni bir tuzağa çekilmektedir. Halbuki İslam; faize, Siyonizm’e, emperyalizme, her türlü fesada, sapkınlığa, haksızlıklara fert ve toplum olarak karşı çıkılmasını istemektedir. Milletimizin önündeki en gerçekçi tek seçenek Batı sömürgeciliğine, emperyalizme, Siyonizm’e, faiz düzenine başkaldıran sahih Kur’an-ı Kerim, Ehli Beyt ve Sünnet anlayışından beslenen Öz Muhammedi İslam yani İnkılapçı İslam anlayışıdır.
Diğer taraftan biz çok iyi biliyoruz ki FETÖ bir kukladır. Bu kanlı darbe girişimin arkasında ABD, NATO, İsrail yani Siyonizm ve onlara uşaklık eden Suudi Arabistan ve BAE gibi ülkeler vardır. Adana’daki İncirlik başta olmak üzere İstanbul, Ankara, Malatya, Diyarbakır, Kayseri ve İzmir’deki NATO üsleri darbe girişimine tam destek vermiştir. NATO üslerinin ve ABD yanlısı NATO’CU subayların darbeye verdiği desteğin boyutunun bilinmeyen ve söylenmeyen yönleri ilerleyen yıllarda daha net ortaya çıkacaktır. TSK’ya sızmış ve ruhlarını ve bedenlerini ABD’ye satmış 8 binin üzerinde örgüt üyesi; 35 uçak, 3 gemi, 37 helikopter, 74’ü tank olmak üzere 246 zırhlı araç ve 4 bine yakın hafif silahla milletimizin üzerine ölüm yağdırmış ve stratejik bölgeleri hedef almıştır. İncirlik NATO üssünden havalanan 3 tanker uçağı, darbecilerin kullandığı F-16’lara havada 20’den fazla yakıt ikmali yapmıştır. 15 Temmuz öncesi ABD’li generallerin Türkiye’de cirit attığı herkesçe bilinmektedir. Tüm bu gerçekler 15 Temmuz kalkışmasının da tıpkı 27 Mayıs, 12 Eylül ve 28 Şubat darbeleri gibi NATO/ABD kaynaklı olduğunu göstermektedir.
İşte bu yüzden Türkiye’nin hiç vakit kaybetmeden ABD ve NATO ile hesaplaşması, ABD ile stratejik ortaklık ve Avrupa Birliğine tam üyelik sevdasından vazgeçmesi gerekmektedir. Türkiye’nin, 54. Hükümetin başbakanı rahmetli Prof. Dr. Necmettin Erbakan hocamızın kurduğu D-8’i geliştirerek D-60’ı kurmasından ve Şangay İşbirliği Örgütüyle stratejik ilişkiler geliştirmesinden başka bir seçeneği yoktur.
Aziz vatandaşlarımız ve kıymetli basın mensupları!
Emekli diplomatlardan Uluç Özülker'in de ifade ettiği gibi, 'hem Kürecik hem de İncirlik'te elde edilen istihbarat bilgileri ilk önce ABD'ye gidiyor. Türkiye'deki tüm ABD/NATO üslerinden elde edilen bilgiler doğrudan Türkiye ile paylaşılmıyor. Türkiye'deki tüm ABD üsleri doğrudan bizimle işbirliği yapmaya yönelik değildir. Kürecik NATO radarı da ABD merkezli olarak kurulmuştur.
O yüzden Kürecik NATO radar üssü Türkiye'ye devredilse bile bizim bir işimize yaramaz yani biz bunu kullanamayız. Bu üslerden elde edilen bilgiler ilk önce ABD'deki merkeze gider ve buradan NATO'ya dağılır. Amerika'nın kurduğu bu sistemde bilgileri eşit şekilde paylaşmak yoktur. Kürecik, Orta Avrupa'yı koruma amaçlıdır yani Türkiye'yi koruma amaçlı değildir. Ayrıca ABD, Rusya'yı Yunanistan, Romanya ve Bulgaristan'daki onlarca askeri üssü ile kuşatıyorum derken esasında Türkiye'yi de kuşatmaktadır.' Başka bir uzman da bu konuda şunları söylemektedir: ‘Kürecik'teki bu radardan tüm dünyada 9 tane var. Bu radardan Batı Asya'da üç tane var. Bunlardan bir tanesi İsrail'de Karen dağında kurulmuş. Diğeri de Birleşik Arap Emirlikleri'nde terörist ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı Centcom'un merkezinde bulunuyor. Kürecik'teki bu radar mobil bir çekici üzerinde 120 derecelik açı ile tarama yapıyor. Burada radarı kardan ve yağmurdan korumak için de üzerinde radov olarak tabir edilen bir top bulunuyor. Bu şemsiye görevi gören top yüzünden biz Kürecik'teki radarın ne yöne baktığını göremiyoruz. Kürecik'ten Almanya'daki Ramstein NATO hava üssüne aktarılan bilgiler oradan Amerika'daki iki önemli komutanlığın merkezine iletilmektedir. Bu merkezler NATO'dan bağımsızdır. Yani hiçbir NATO ülkesi bu üslere girememektedir. ABD bu askeri merkezlerden Siyonist İsrail'e bilgi vermektir.
Kürecik NATO Radar Üssü yüksek irtifada kurulduğu için İsrail’deki radarların göremediği füzeleri görür. Karen dağındaki ve BAE’deki aynı tip radarların kapsama alanı çok dar olduğu için Kürecik’teki NATO radarı Siyonist İsrail için hayati önemdedir.’ Şunu unutmayalım: ABD’nin ve NATO’nun olduğu yerde güvenlik ve emniyet olmaz. ABD ve NATO’nun olduğu yerde terör, kargaşa, faili meçhul kalan siyasi cinayetler, kardeş kavgası, katliam, savaş ve sömürü olur. Ülkemizdeki NATO/ABD üsleri milli güvenliğimizi tehdit etmektedir. Çünkü ülkemizi açık hedef haline getirmektedir. Bundan dolayı Siyonist İsrail’e koruma sağlayan Kürecik NATO Radar Üssü ve ABD’nin bölgemizdeki operasyonlarının yönetildiği İncirlik başta olmak üzere ülkemizdeki 28 NATO üssü bir an önce kapatılmalı, NATO’dan çıkma süreci başlatılmalı ve ABD ile stratejik ortaklığa son verilmelidir. Millet olarak, bu hain darbe girişiminin arkasında ABD ve NATO’nun olduğunu ifade eden hükümetten bu konuda samimiyetini ispat etmesini ve gereğini yapmasını istiyoruz. S-400’lerin alınması konusunda gösterilen milli duruş bu konuda da gösterilmelidir. Türkiye, 15 Temmuz gecesi ABD’nin ve Batı’nın ipiyle kuyuya inilemeyeceğini görmüştür. Muhterem halkımız ve değerli basın mensupları! Mısır’da eli kanlı diktatör Sisi rejimi, hukuku ayaklar altına alarak Müslüman Kardeşler’in 12 üst düzey yöneticisini idam etme kararı aldı. Bu kararı şiddetle kınıyoruz. Biz, Ülkemizdeki iktidar ve muhalefet başta olmak üzere, Ulusal ve Uluslararası İnsan Hakları Dernekleri, BM Uluslararası Adalet Divanı, Türkiye’de ve İslâm coğrafyasındaki tüm Sivil Toplum Kuruluşları ve İslâm İşbirliği Teşkilatına; “Mısır’daki idamları derhal durdurun, bu zulüm tiyatrosuna son verin.” çağrısında bulunuyoruz.
Ayrıca habis ve melun Suudi Amerika rejiminin, mezheplerinden dolayı idam etmek istediği 40 Şii Müslüman gencin de idamının durdurulması için Türkiye ve dünya kamuoyunu harekete geçmeye davet ediyoruz. Suudi Amerika rejimi kendi resmi uyduruk mezhebi dışındaki mezheplere mensup olan vatandaşlarına zulmetmekten vazgeçmelidir. Aziz halkımız ve kıymetli basın mensupları! Kudüs’ün Kılıcı savaşında ağır bir yenilgi alan Siyonist İsrail, Gazze halkını daha fazla cezalandırmak için bölgeye yardımların girmesini ve Gazze’nin yeniden inşasını engellemeye devam ediyor. Gazze’ye yönelik 16 yıldır devam eden acımasız abluka bir an önce sona erdirilmelidir. Bu konuda tüm Müslümanlar üzerine düşen vazifeyi hakkıyla yerine getirmelidir.
Basın açıklamamızı şu dua ile bitiriyoruz:
Ya Rabbi! Bizi ve tüm İslam alemini Büyük Şeytan ABD’nin, Siyonist İsrail’in, NATO’nun, ırkçı emperyalizmin ve onların vicdansız kuklalarının şerrinden koru ve bizlere Öz Muhammedi İslam’ı anlama ve yaşama şuuru ver amin.
KÜRECİK NATO RADAR ÜSSÜNE HAYIR İNİSİYATİFİ 02/07/2021