İngiliz The Guardian gazetesinin haberine göre, işgal ve kuşatma altındaki Gazze hastanelerinde gönüllü olarak çalışmaktan dönen doktorlar bu hafta Beyaz Saray yetkilileri ve Kongre'nin üst düzey üyeleriyle bir araya gelecek.

Doktorların, bombardıman altındaki Filistinlilere yönelik yardımların arttırılması yönündeki vaatlerin, güvenli gıda dağıtımı ve sağlık hizmetlerinin yeniden canlandırılmasını sağlayacak acil bir ateşkes olmadan büyük ölçüde anlamsız olduğu konusunda uyarıda bulunmaları bekleniyor.

Ocak ayında Nasr hastanesinin acil servisinde gönüllü olarak çalışan Chicago'lu doktor Thaer Ahmad, sağlık sisteminin gördüğü zararın ateşkes ihtiyacını daha da acil hale getirdiğini söyledi.

Ahmad, "Hepimiz bir aciliyet duygusu hissediyoruz, bu duyguyu da efektif kararlar verebilecek insanlara iletmeye çalışıyoruz." dedi. 

Sene başında el-Aksa hastanesinde çalışmış olan Oxford Üniversitesi eski kanser hizmetleri direktörü Prof. Nick Maynard, İsrail ordusunu "dehşet verici zulümler" yapmakla suçlamanın bile yetersiz olduğunu vurguladı.

İsrail ordusu sadece binaları hedef almıyor ki! Hastanelerin altyapısını sistematik olarak yok ediyor. Şifa hastanesindeki oksijen tanklarını yok etmek, tomografi tarayıcılarını kasten tahrip etmek ve bu altyapıyı yeniden inşa etmeyi çok daha zor hale getirmek. Eğer sadece Hamas militanlarını hedef alıyorlarsa, neden bu kurumların altyapısını kasten tahrip ediyorlar?

Nick Maynard, hastanelerin kapatılması ve zarar görmesinin Filistinlileri evlerinden çıkarmaya yönelik bir stratejinin parçası olduğuna inandığını söyledi.

"Yerel halkı evlerini terk etmeye ikna ediyor. Eğer bir hastane yıkılmışsa, yerel halk tıbbi bakımın olmadığını ve altyapının bozulduğunu görürse, bu onları güneye iten bir başka faktör olur" dedi.

Maynard, “İsrail ordusu sistematik olarak sağlık tesislerini hedef alıyor, kasıtlı olarak sağlık personellerini öldürüyor ve tüm sağlık sistemini gerçekten çökertiyor.” dedi.

"İsrail ordusu sadece binaları hedef almıyor ki! Hastanelerin altyapısını sistematik olarak yok ediyor. Şifa hastanesindeki oksijen tanklarını yok etmek, tomografi tarayıcılarını kasten tahrip etmek ve bu altyapıyı yeniden inşa etmeyi çok daha zor hale getirmek. Eğer sadece Hamas militanlarını hedef alıyorlarsa, neden bu kurumların altyapısını kasten tahrip ediyorlar?" diye soran profesör, Gazze'deki 36 hastaneden hiçbirinin tam olarak işlevsel olmadığını söyleyen BM ile aynı bulguları paylaşıyor.

Nick Maynard, heyetin Beyaz Saray'ı ateşkes olmadan büyük ölçekli gıda teslimatlarının sınırlı bir etkisi olacağı konusunda uyaracağını ekledi.

Filistinliler için Tıbbi Yardım'ın baş klinisyeni olarak son on yılda defalarca Gazze'de gönüllü olarak çalışan Maynard, Amerikalıların hikayenin tamamını duymadığına inandığı için ABD'ye gittiğini söyledi.

"Gazze sınırlarına ne kadar yardım ulaşırsa ulaşsın, askeri harekat devam ederken dağıtılamayacağını söylemek için buradayız" dedi.

Tüm bunlara rağmen, Pazartesi günü İsrail ordusu Gazze Şehrindeki el-Şifa hastanesine tekrar baskın düzenledi.

Sağlık personelinin ifadelerine göre, İsrail ordusu hastane içindeki Filistinlileri öldürdü ve tutukladı.

Ayrıca BBC, geçtiğimiz hafta, sağlık personelinin, nüfusun yarısının yerinden edildiği Gazze Şeridi'nin güneyindeki Nasr hastanesine yapılan bir saldırı sırasında İsrail askerleri tarafından soyulduklarını, dövüldüklerini ve işkence gördüklerini söylediğini bildirdi.

"Gazze'de korkunç bir vahşete tanık olduk ve insanların bunu bilmesini çok istiyoruz." diyen Profesör, "Sürekli tekrarlandığı için pek çok insanın inandığı bir şey var: İsrailliler sivilleri koruyor. Tanık olduklarımız bunu tamamen yalanlıyor" diyerek propagandayı ifşa etti. 

Erkeklerden çok daha fazla kadını ameliyat ettiğini söyleyen doktorlar Hamas militanlarını hedef aldıkları düşüncesinin ne kadar saçma olduğuna dikkat çekti. 

 En korkunç yaralanmaları ve yanıkları, travmatik ampütasyonları çocuklarda gördüklerini söyleyen doktorlar ileri bir tarihteki İsrail ordusu kara harekatı konusunda Biden'ı uyaracak. 

Ahmad bölgeye yapılacak bir saldırının "felaket olacağını" söylüyor. 

"Ortalık kan gölüne dönecek. Zaten orada bulunan bir milyon kişi için altyapısı olmayan bir yeriniz var. Şimdi insanların başka hiçbir yere gidemediği bir kara işgalinden bahsediyorlar. Her yer harap olmuş durumda" diye ekledi.

YDH