İsrail televizyonu Kanal 13'ten aktarılan bir habere göre, Türkiye'ye yönelik İsrail'de ilan edilen boykotun etkisiz olduğu ortaya çıktı. 

Kanal 13, Türk devleti bakanlıklarının Türk mallarının ithalatına devam etmek için çalıştığını bildirdi. 

İsrail'de Türkiye'ye karşı tepki olarak ilan edilen boykotun da şu an tartışıldığını belirten Kanal-13, "sonuç olarak bu boykot, Türk mallarının satışını olumsuz etkilemeye çalışsa da, Türkiye'nin devlet bakanlıkları bu durumu bertaraf etmek için çalışmalarını sürdürüyor" dedi.

Sağlık Bakanlığı'na ait belgede, ithalat sorununun teknik olarak ele alındığı ve Türk mallarının üçüncü bir ülkeye aktarılması önerildiği belirtildi.

İsrail Maliye Bakanı Smotrich'in Türkiye'den gelen mallara %100 gümrük vergisi uygulanması talebi ise henüz onaylanmadı.

Bu durum, Türkiye ile yapılan anlaşmaların iptal edilmesinin Avrupa Birliği ile ticaret anlaşmalarına zarar verebileceği endişelerini de beraberinde getiriyor. 

Öte yandan, İsrail'de Türkiye'den ithal edilen ürünlerde gümrük vergisi uygulanması durumunda hayat pahalılığının artabileceği ve sektörlerin olumsuz etkilenebileceği belirtiliyor.

Artan sefer süresinden kaynaklı olarak İsrail'de nakliye fiyatlarının son aylarda attığı ve bunun temelinde de Yemen tehdidinin yattığı ifade ediliyor.

GAF Proje Yönetimi Şirketi'nin sahibi Şimon Dadon'un konu hakkında, ''Türkiye'den yapılan ticaret İsrail'e üç ya da dört günlük bir gecikmeyle ulaşıyor, ancak doğrudan Türkiye'den gelen 1.800-2.000 avroluk nakliye fiyatı yerine, konteyner başına 4 bin 600 avroluk nakliye fiyatları ile ulaşıyor'' dediği kaydedilmişti. 

O dönem ayrıca, Ensarullah’ın operasyonlarının İsrail’in ekonomisine verdiği zararı dile getiren İsrail medyası, “Türkiye ile ticaret yapmanın alternatifleri olduğunu” belirtmişti. 

Bu alternatifin doğası ise hala karmaşıklığını koruyor.

Sağlık Bakanlığı'na ait belgede, Türkiye'den İsrail'e gıda ithalatının teknik sorunlar nedeniyle mümkün olmadığı belirtiliyor. 

Belgede, Türk mallarını ithal eden ithalatçılara, tedarikçinin adını değiştirme yetkisi verilmesi öneriliyor. 

Bu durum, Türkiye'den üçüncü bir ülkeye aktarım yapılmasını ve malların Türkiye dışında bir ülke olarak sınıflandırılmasını içeriyor.

Maliye Bakanı Smotrich'in Türkiye'ye karşı boykot talebi, hükümet bakanlarının desteğiyle gerçekleşmiyor. Türk mallarının ithalatı için hükümet bakanlıkları organize olurken, Türkiye'den yapılan ithalatın azalma eğiliminde olduğu görülüyor. 

Smotrich'in Türkiye'den gelen mallara %100 gümrük vergisi uygulanması talebi, profesyoneller tarafından olumsuz karşılanıyor. 

Bu durum, Avrupa Birliği ile yapılan ticaret anlaşmalarına zarar verebileceği endişesini beraberinde getiriyor.

İşte böylece, Sağlık Bakanlığı, Türkiye'den İsrail'e yapılan ithalatın üçüncü bir ülke üzerinden yapılmasını ve malların Türkiye dışında bir ülkeden gelmiş gibi sınıflandırılmasını öneriyor.

Sonuç olarak, iki taraf da İsrail'in Türkiye'ye yönelik boykotu sadece resmi bir bakış açısıyla gerçekleştirilebilir oluyor ve ekonomik bir etkisi ise ortadan kalkıyor.

YDH