Aralarında Tel Aviv merkezli gazetecilerin de olduğu bir grup New York Times katkıcılarının kaleme aldığı makaleye göre, ''İsrailli ve Amerikalı yetkililer için dünyanın en çok aranan adamı Yahya Sinvar'ı bulamamak sinir bozucu''
İsrail işgal güçleri, 31 Ocak'ta, Hamas lideri Yahya Sinvar'ın orada saklandığına dair istihbarat üzerine Gazze Şeridi'nin güneyindeki ayrıntılı bir tünel kompleksine baskın düzenlemişti.
Ancak Sinvar birkaç gün önce Han Yunus kentinin altındaki sığınaktan ayrılmıştı.
Nerede olduğuna dair somut bir kanıt bulunamamasına rağmen ''İsrailli ve Amerikalı yetkililerin avı devam etti.''
NYT'a göre, ''Yahya Sinvar bir hayalet gibi asla kamuoyuna çıkmıyor, nadiren mesajlar yayınlıyor ve nerede olduğuna dair hiç ipucu vermiyor.''
NYT katkıcıları, Hamas'ın en önemli figürü olarak Yahya Sinvar'ın yakalanmaktan ve ölmekten sıyrılabilme başarısı, İsrail propagandalarını engelliyor.
Yahya Sinvar'ı ele geçiremeyen İsrail savaşı kazandığı iddiasını ortaya atamadığı gibi ''Hamas'ın kökünü kuruttuğu iddiasını'' da ortaya atamıyor.
NYT bu noktada, İsrail'in Gazze Şeridi'nde on binlerce sivili öldürdüğünü ve Gazze Şeridi'ni de yerle bir ettiğini hatırlatıyor.
Amerikalı ve İsrailli yetkililere göre, Yahya Sinvar elektronik haberleşmeyi uzun zaman önce terk etti ve şimdiye kadar sofistike bir istihbarat ağını tercih etmiyor.
NYT'a göre, Sinvar, insan kuryelerden oluşan bir ağ aracılığıyla liderliğini yaptığı örgütle iletişimde kalıyor. Bu sistemin nasıl işlediği gizemini koruyor.
Sinvar aktif olarak askeri bir kampanya yürütüyor. Katar'ın başkenti Doha'daki ateşkes görüşmelerine katılan diplomatlar, Hamas temsilcilerinin görüşmelerde önemli kararlar almadan önce Sinvar'ın görüşlerine ihtiyaç duyduklarını söylüyorlar.
NYT, ''Hamas'ın en saygın lideri olarak Sinvar, Doha'da alınan kararların Gazze'de uygulanmasını sağlayabilecek tek kişi.'' diyor.
İsrail ve Amerika Birleşik Devletleri'nde iki düzineden fazla yetkiliyle yapılan görüşmeler, her iki ülkenin de Yahya Sinvar'ı bulmak için büyük kaynaklar harcadığını ortaya koyuyor.
Yetkililer İsrail'in iç istihbarat servisi ŞinBet'in merkezinde özel bir birim kurdular ve Amerikan casus ajansları Sinvar'ın iletişimini kesmekle görevlendirildi.
Amerika Birleşik Devletleri de Sinvar'ın ve diğer Hamas komutanlarının yakalanmasına yardımcı olması için İsrail'e yere nüfuz eden radar sağladı.
İsrailli, Katarlı, Mısırlı ve Amerikalı yetkililer Sinvar ile iletişim kurmanın daha da zorlaştığını söyledi.
Eskiden mesajlara birkaç gün içinde yanıt verdiğini belirten yetkililer, son aylarda kendisinden yanıt almanın çok daha uzun sürdüğünü ve zaman zaman bazı yardımcılarının bu görüşmelerde kendisine vekalet ettiğini söyledi.
61 yaşındaki Sinvar, bir önceki siyasi lider İsmail Heniye'nin Tahran'da bir İsrail suikastında öldürülmesinden günler sonra, Ağustos başında grubun en üst düzey siyasi lideri ilan edildi.
Ancak gerçekte Sinvar, grubun Doha'da bulunan siyasi sorumluları resmi liderlik unvanlarına sahip olsalar da uzun zamandır Hamas'ın fiili lideri olarak görülüyordu.
Hamas lideri üzerindeki baskı, askeri komutanlarla iletişim kurmasını ve günlük operasyonları yönetmesini çok daha zor hale getirdi, ancak Amerikalı yetkililer hala grubun geniş stratejisini dikte etme yeteneğine sahip olduğunu söyledi.
7 Ekim saldırılarından haftalar sonra, üst düzey İsrailli istihbarat ve askeri yetkililerden oluşan özel bir komite, Hamas'ın üst düzey komutanları ve siyasi yetkililerinden oluşan bir ölüm listesini onayladı. Aralarında Heniye'nin de bulunduğu listedeki pek çok kişi o tarihten bu yana geçen aylar içinde öldürüldü.
Her suikastla birlikte İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, duvarında tuttuğu Hamas liderliği şemasındaki bir ismin üzerine “X” işareti koydu.
Ancak içlerinde en önemlisi olan Sinvar hâlâ hayatta ve özgür.
Kasım ayında serbest bırakılan İsrailli bir rehine Yahya Sinvar'ın 7 Ekim saldırılarından kısa bir süre sonra çok sayıda İsrailli esire nasıl hitap ettiğini anlattı.
Rehinenin anlatımına göre, İsrail hapishanesinde geçirdiği yıllarda öğrendiği İbranice dilinde konuşan Sinvar, onlara bulundukları yerde güvende olduklarını ve kendilerine hiçbir zarar gelmeyeceğini söyledi.
İsrailli yetkililer, Sinvar da dahil olmak üzere yeraltında saklanan tüm Hamas ajanlarının sağlık nedenleriyle ara sıra tünellerden çıkmaları gerektiğini söyledi.
Ancak tünel ağı o kadar geniş ve karmaşık ki - ve Hamas savaşçıları İsrail askerlerinin nerede olduğu konusunda o kadar iyi istihbarata sahip ki - Sinvar bazen fark edilmeden yer üstüne çıkabiliyor.
İsrailli ve Amerikalı yetkililer Sinvar'ın sonunda güneye, doğduğu şehir olan Han Yunus'a taşındığını ve muhtemelen zaman zaman oradan Refah şehrine bir tünelden geçerek gittiğini düşünüyor.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, “Başta Sinvar olmak üzere üst düzey liderlerin yakalanması için İsraillilere önemli ölçüde çaba ve kaynak aktardık. İsrail'de İsraillilerle aynı odada oturup bu sorun seti üzerinde çalışan insanlarımız vardı. Ve tabii ki yüksek değerli hedefleri avlama konusunda çok deneyimliyiz.” dedi.
Amerikalılar özellikle Gazze'nin altında olduğuna inandıkları yüzlerce kilometre uzunluğundaki tünellerin haritasının çıkarılmasına yardımcı olmak için yere nüfuz eden radar kullandılar; yeni görüntüler, yakalanan Hamas savaşçılarından elde edilen İsrail istihbaratı ve tünel ağının daha eksiksiz bir resmini oluşturmak için bir yığın belge ile birleştirildi.
Üst düzey bir İsrailli yetkili Amerikan istihbarat desteğinin “paha biçilemez” olduğunu söyledi.
YDH