İsrail’in güvenlik danışmanı Ofer İsraeli Sina’da yaşananların başka ülkelere taşınması endişesiyle Amerika’yı ve uluslararası toplumu IŞİD’le girdiği savaşta Mısır’a destek vermeye çağırdı. İsrailli danışman Sisi rejiminin düşmesi durumunda bunun bedelini en başta İsrail ve Mısır’ın ödeyeceğini söyledi.

Amerika’nın yardım ve desteğinin İsrail’i Mısır ordusuna istihbarat sağlamaya teşvik edeceğini, bu sayede Sina’ya ekstra silah girişine izin verileceğini, ülkeler arasındaki barış anlaşması kapsamında oluşturulmuş olan Sina’yla ilgili engellerin de kalkacağını söyleyen İsraeli, Sisi ve rejiminin “Siyonizmin ve Amerika’nın taraftarı” gibi gözükmesine yol açmaması için bu desteğin gizli bir şekilde sağlanmasını talep etti.

“Israel Today” gazetesindeki makalesinde İsraeli, Amerikan başkanı Barak Obama’nın görevinin son döneminde “terör dalgasının” Mısır’a sıçraması karşısında zor durumda olduğunu yazdı.

İsraeli uluslararası toplumun ABD başkanlığında kapsamlı bir plan yapması halinde durumun kontrol altına alınabileceğini, IŞİD’in yayılmasına engel olunabileceğini söyledi. İsraeli’ye göre uygulanan strateji Mısır’da sükunetin yeniden sağlanmasına, Sina’nın daha da bağımsızlaştırılmasına hizmet ederken bir yandan da IŞİD’in dizginlenmesi sayesinde Amerika’nın da bölgeyle ilgili çıkarlarına uygun olacaktır.

Bu stratejinin üç ayrı alanda etki edeceğini söyleyen İsraeli bu alanları şu şekilde açıkladı:

“Birincisi; Mısır’a IŞİD’le girdiği mücadelede gölge olacak ve destek sağlayacak; Mısır ordusunun Sina’daki varlığını da meşrulaştıracaktır. Uluslararası toplumun, özellikle de Amerikan başkanının IŞİD karşıtı açıklamalarının yanı sıra Kahire’nin karşıt saldırı hakkını da savunması hedefe hizmet edecektir. Bu sayede Kahire yönetimi Mısır halkından ve Arap devletlerden destek arayışlarına girebilecektir. Görmüş olduğu bu destek son zamanlarda Moskova ve Washington arasında gelgitler yaşayan Mısır’ın kendini batının kucağına atmasına yol açacaktır.

İkincisi; Mısır ordusuna askeri ve lojistik anlamda destek sağlanması gerekmektedir. ABD’nin Mısır ordusuna daha önceden insan haklarına aykırı olduğu gerekçesiyle gelişmiş silahların satılması ve aktarılmasıyla ilgili koymuş olduğu engeli kaldırması gerekmektedir.

Amerikan ordusu tüm bunların yanı sıra ayrıca Mısır ordusu için istihbarat ve hava desteği de sağlamalıdır. 

Üçüncü olarak; uluslararası toplumun ve en başında da ABD’nin Sina’daki hadiseleri bölgedeki tüm devletleri ilgilendiren bir mesele olarak ele almaları gerekmektedir.”

Devamında Amerika’nın bu hususta herhangi bir tereddüt yaşaması durumunda Fas’ın, Ürdün’ün, Suud’un ve diğer Körfez ülkelerinin benzer sıkıntılara muhatap olacağını söyleyen yazar Amerika’nın bu ülkeleri de bekleyen tehlikeyi bertaraf etmesi için harekete geçmesi gerektiğini söyledi.

Amerika’yı Ortadoğu’da Libya’dan Suriye’ye, Mısır’a ve Irak’a kadar her yerde başarısız bir siyaset izlemekle suçlayan yazar Amerika’yı Ortadoğu’nun kan gölüne dönmesinden sorumlu olan taraf olarak niteledi.

Amerika’yı aynı hataların bir daha tekrarlanmaması hususunda uyaran yazar, Amerika’nın kendisinin müdahale edemediği yerlerde yerel güçleri harekete geçirdiğini söyledi ve Amerika’nın bu yöntemi sürdürmesi durumunda bunun bedelini İsrail, Mısır ve uluslararası toplumun ödeyeceğini vurguladı.

Önerilen stratejinin Amerika’nın izlediği stratejiyle çelişmediğini söyleyen İsraeli, Mısır’daki olayların kritik olduğunu, Mısır’daki stratejinin başarısızlığa uğramasının IŞİD’in büyümesi anlamına geleceğini söyledi. Son olarak yazar Amerika ve uluslararası toplumun bu konuyu Mısır’a bırakmamaları gerektiğini, aksi takdirde Sisi’nin devrilmesinin bedelini hem Mısır’ın hem de tüm bölgenin ödeyeceğini söyleyerek sözlerini tamamladı.