MALATYA'DA NATO'DAN ÇIKALIM ÜSLERİ KAPATALIM FERYADI YÜKSELDİ (VİDEO-FOTO)
İSLAM ÜLKELERİ, 05 Nisan 2019 14:50Kürecik NATO Radar Üssüne Hayır İnisiyatifi tarafından bugün cuma namazı sonrası Malatya Soykan Meydanı'nda 'NATO'YA VE ÜSLERİNE HAYIR CUMASI' temalı basın açıklaması düzenlendi.
Kürecik NATO Radar Üssüne Hayır İnisiyatifi tarafından bugün cuma namazı sonrası Malatya Soykan Meydanı'nda 'NATO'YA VE ÜSLERİNE HAYIR CUMASI' temalı basın açıklaması düzenlendi.
Basın açıklaması Mehmet Kocaaslan hocanın Kur'anı Kerim tilavetiyle başladı. Al-i İmran Suresinin 10, 11, ve 12. ayetlerini mealiyle birlikte okuyan Mehmet Kocaaslan hoca yaptığı kısa konuşmada şunları söyledi: 'Değerli Kardeşlerim! Ülkemizin ve yüreğimizin tam ortasına saplanmış olan başta Kürecik NATO Radar Üssü olmak üzere bütün ABD ve NATO üslerinin sökülüp atılması için seslerimizi daha çok yükseltmeliyiz. Bu NATO üsleri varolduğu müddetçe bizlere ve coğrafyamıza asla huzur gelmeyecektir.'
Daha sonra aktivist Bahir Aydın, Kahrolsun Amerikan Emperyalizmi, Türkiye NATO'dan Çıksın Üsler Kapatılsın, Kürecik İncirlik Kapatılsın, Kahrolsun Amerika Kahrolsun İsrail, Büyük Şeytan Amerika Yenilecek Direnen Halklar Kazanacak, Katil Amerika Türkiye'den Defol, Anadolu Uyan İzzetini Kuşan, Siyonist Devlet Yıkılacak Elbet, Direniş Cephesi Onurumuzdur, Gazze'ye Selam Direnişe Devam, sloganları eşliğinde basın açıklamasını okudu.
Okunan basın açıklamasının tam metni şu şekildedir:
Bismillahirrahmanirrahim.
Değerli basın mensupları ve aziz vatandaşlarımız!
Nisan ayının ilk cumasında ‘NATO’YA VE ÜSLERİNE HAYIR’ demek için yeni bir basın açıklamasında daha sizlerin huzurundayız.
Geçtiğimiz günlerde bir gazetede yayınlanan haberde NATO’da üst düzey görevlerde bulunan Amerikalı bir generalin yöneticiliğini yaptığı ve Amerikan donanmasına taktik ve strateji üreten Denizcilik Enstitüsü tarafından 2018 yılında basılan bir kitapta ABD Deniz Kuvvetlerine bağlı 6. Filonun Türk Deniz Kuvvetlerine saldırdığı savaş senaryosu ortaya çıktı. Senaryoda Yunanistan’ı ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimini savunan ABD’nin Türkiye’yi ‘Uzun Süredir Dostluk İçinde Bulunulan GÜÇLÜ BİR DÜŞMAN’ olarak tanımlaması dikkat çekiyor. Senaryoya göre Kuzeyde Sakız Güneyde ise Amorgos adalarında üslenen ABD birlikleri Ayvalık, İzmir, Çeşme, Kuşadası ve Bodrum’u hedef alıyor.
Ayrıca yine geçtiğimiz haftalarda yayınlanan bir haberde, 2010 yılında yapılan NATO tatbikatında Türkiye haritası kullanılarak ‘İÇ SAVAŞ VE DIŞARIDAN MÜDAHALE’ senaryosunun konuşulduğu ortaya çıktı.
Fetöcü subayların NATO karargahlarında aktif olarak görev aldığı 2010’ların başında düzenlenmiş olan tatbikatın senaryosu, ‘İÇ KARIŞIKLIK YAŞAYAN BİR ÜLKEYE NATO MÜDAHALESİ’ olarak kurgulandı. Kırmızı ülke diye belirtilen ülkede yani Türkiye’de çıkan iç karışıklığın etnik ayrımcılıkla da desteklenerek halkın birbirine girdiği bu senaryoda, NATO’nun ülkemize müdahalesinin provası yapıldı.
Diğer taraftan S-400’lerin Rusya’dan alımı konusunda ABD’nin Türkiye’ye savurduğu tehditler her geçen gün artıyor. Sözde stratejik ortağımız Amerika’nın başkan yardımcısı Mike Pence konuyla ilgili olarak en son şu pervasızca açıklamayı yaptı: ‘Türkiye’nin S-400 alımı NATO’ya çok büyük risk arz ediyor. Eğer Türkiye S-400 alımına devam ederse F-35 programından çıkarılma riskiyle karşı karşıya kalır. Türkiye mutlaka bir seçim yapmalı.’
Kıymetli basın mensupları!
Kamuoyu merak ediyor, acaba ABD’nin Türkiye’ye saldırma niyeti mi var da bizim Ruslara ait NATO dışında bir hava savunma sistemine sahip olmamızı istemiyor?
Bilindiği gibi ABD’nin bize satmaya çalıştığı Patriot hava savunma sisteminin tüm kaynak kodları ve gizli sırları Amerika’nın elindedir. Zaten ABD teknoloji transferine hiçbir şekilde imkan tanımamaktadır. Patriotları ABD çıkarlarına aykırı kullandığımız anda sistemi kilitleyecektir. Ayrıca S-400’lerin kullanımı daha kolay ve etkinliği daha yüksektir. ABD’nin bize karşı yapacağı her türlü hava harekatını önleme kabiliyetine sahiptir. Türkiye’nin NATO’dan bağımsız bir hava savunma sistemine sahip olması ABD’yi tedirgin etmektedir. S-400’lerin alımıyla ABD’nin Türkiye’den para kazanma ve ülkemizi kontrol altında tutma hayali kısmen de olsa suya düşecektir. Hükümetin S-400 kararının arkasında duruyor olması bizleri geleceğe yönelik olarak ümitlendirmektedir.
Şimdi bu noktada biz soruyoruz, Büyük Şeytan ABD’nin ülkemize yönelik bu düşmanlığı ortada iken ve ABD bizi Ege, Doğu Akdeniz, Kıbrıs, Kuzey Irak ve Suriye’de sıkıştırırken NATO üsleri ülkemizde neden hala faaliyet göstermekte ve ABD askerleri Kürecik’te, İncirlik’te, Diyarbakır’da ve diğer NATO üslerinde cirit atmaktadır?
Değerli basın mensupları ve aziz vatandaşlarımız!
Ülkemizin bir an önce NATO’dan çıkma süreci başlatılmalı bu bağlamda ilk iş olarak Seyyid Battal Gazi’nin şehrinde kurulu olan Kürecik NATO Radar üssü hiç vakit kaybetmeden sökülmeli burada çalışan ABD’li ve İsrailli personel ülkelerine gönderilmelidir.
Türkiye’nin ABD’nin uydusu olmak istemediğini ilan etmenin tam zamanıdır.
Biz, tüm siyasi partileri ülkemizin NATO’dan çıkması ve üslerin kapanması yönünde ortak irade göstermeye ve karar almaya; ayrıca Sivil Toplum Kuruluşlarını, alimleri, aydınları ve kanaat önderlerini siyasi partileri bu konuda cesaretlendirecek açıklamalar yapmaya davet ediyoruz.
Biz, ülkemizde anti emperyalist ve anti Siyonist bilincin artması ve kök salması ve ayrıca Türkiye’nin NATO’dan çıkması ve üslerin kapanması talebimizi gündeme getirmek için her ayın ilk Cumasında burada olacağız. Her ayın ilk Cuma gününü ‘NATO’YA VE ÜSLERİNE HAYIR CUMASI’ olarak çeşitli etkinliklerle ihya edeceğiz İnşallah. Başta siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları olmak üzere toplumun tüm kesimlerini bu önemli konuda Anadolu’muzun tüm şehirlerinde harekete geçmeye çağırıyoruz.
Çok kıymetli basın mensupları ve aziz vatandaşlarımız! Bildiğiniz gibi ABD’nin aklı noksan başkanı Trump geçtiğimiz günlerde skandal bir karara daha imza atarak sanki Amerika’dan bir eyaleti bağışlıyormuş gibi Suriye’ye ait olan işgal altındaki Golan topraklarının Siyonist İsrail’e ait olduğunu ilan etti. Fırat ve Dicle arasındaki topraklara gözünü dikmiş olan Gasıp İsrail Suriye toprağı olan Golan’ı 1967 yılında işgal ve 1983 yılında da ilhak etmişti. Türkiye Trump’ın bu kışkırtıcı kararına karşı çıkarak doğru bir yerde durdu. Fakat bu provokatif karara Türkiye tarafından verilecek en doğru cevap hiç vakit kaybetmeden Suriye yönetimiyle yeniden üst düzey diplomatik ilişkileri başlatmak olmalıdır. Türkiye Korsan İsrail rejimin kendi topraklarında gözü olduğunu özellikle kısa adı GAP olan Güneydoğu Anadolu Projesi ile özel olarak ilgilendiğini unutmamalıdır.
Tabi Siyonist İsrail Lübnan ve Suriye’ye üstünlük sağlayan ve su ve enerji yataklarına sahip Golan Tepelerini elinden çıkarmamak için her yola başvuracaktır. Bu arada işgal altındaki Golan’da Direniş Cephesi unsurlarının varlığı Gasıp İsrail için beka sorunu oluşturmaktadır. Fakat Siyonist İsrail ne yaparsa yapsın eninde sonunda Direniş Erlerinin eliyle tarihin çöplüğüne atılacaktır.
Değerli Basın Mensupları!
Son olarak Gazze’de geçen hafta idrak edilen Toprak Günü’nde Filistinli kardeşlerimizin şehitler vererek gerçekleştirdikleri görkemli yürüyüş ve gösterilerini selamlamak istiyoruz. Başta Suudi Amerika olmak üzere Arap krallıklarının tüm ihanetlerine ve İslam Dünyasının vurdumduymazlığına rağmen Gazzeli, Batı Yakalı ve Kudüslü kardeşlerimiz Katil İsrail karşısında destan yazmaya devam ediyor. Onların bu izzetli duruşunu Malatya’dan bir kez daha selamlıyoruz. Hiç şüphesiz zafer direnişe sarılan Filistinli kardeşlerimizin olacaktır. Direnişin füzeleri Siyonistlerin başına düşmeye devam edecektir.
3 Mayıs’ta NATO’ya ve Üslerine Hayır demek için yine burada buluşmak üzere hepinizi yüce Allah’a emanet ediyoruz.
KÜRECİK NATO RADAR ÜSSÜNE HAYIR İNİSİYATİFİ
kudusgunu.com
İSLAM ÜLKELERİ, 05 Nisan 2019 14:50
Yorumlar (0)