Filistin İslami Cihad hareketinin liderlerinden Halid el-Bataş, el-Meyadin kanalına şunları söyledi: 'Kudüs'ün Kılıcı Savaşı, direnişe olan güveni yeniden tesis etti ve Filistin halkını ve tüm direniş alanlarını birleştirdi. 

Bazı Arap rejimlerinin işgalci Siyonist rejimle normalleşmesine rağmen, Kudüs'ün Kılıcı savaşı Filistin davasının ana konumunu ona geri kazandırdı ve bu, direnişin inisiyatifiyle başlayan bir savaştı. Bu savaşın bir sonucu, Kudüs için büyük bir koalisyonun kurulmasıydı. 

İşgalci rejim, 1948 İşgal Topraklarındaki Necef Çölü bölgesinin Şeyh Cerrah mahallesine kadar birçok alanda Filistinlilere yönelik etnik temizliği sürdürmeye çalışıyor. Kudüs'ün Kılıcı Savaşı'nın bir başka sonucu da Filistin ve Lübnan'da ve tüm bölgelerde direniş silahlarının birleştirilmesiydi ve bugün Cenin, Batı Şeria ve Kudüs kamplarında gördüğümüz şey bu savaşın sonucudur. Cenin ve Gazze'de yaşananlar, direnişi destekleyen Filistin halkının iradesini ve bilincini yansıtıyor. 

Siyonist rejimle herhangi bir uzlaşma, Kudüs'teki Filistinlilerin parçalanmasına yol açacak ve işgalci rejimle normalleşmenin kapısını aralayacaktır. Arap rejimleri Filistin direnişine tek bir silah bile vermediler ve kendilerinden utanmaları gerekiyor. Ancak düşmana karşı yalnız olmadığımızı, arkamızda İslam Ümmeti ve Kudüs İttifakı'nın olduğunu vurguluyoruz.’

Filistin Ulusal Girişim Hareketi Genel Sekreteri Mustafa el-Barguti de el-Meyadin kanalına şunları söyledi: 'Kudüs'ün Kılıcı Savaşı, tüm Filistin direniş gruplarının birlik ve dayanışmasını göstermektedir. Bu savaş, işgalci rejimle bazı Arap rejimlerinin ilişkilerinin normalleşme sürecini de ortadan kaldırdı ve bu normalleşmenin amacı, Filistin meselesini ortadan kaldırmaktı. 

Arap halkının bazıları çaresizler ve onların Filistin'e desteklerini açıklamalarına izin verilmiyor. Ancak Filistinlilerin devam eden direnişi ve mücadelesi, uzlaşmacı rejimleri utandırıyor. 2015 yılından bu yana Filistin'de yeni bir mücadele yaşıyoruz ve bu üçüncü intifada olarak nitelendirilebilir. Filistin meselesi ve davası hâlâ güçlü bir konumdadır ve biz İsrail'e yaptırım uygulama ve bu rejimi cezalandırma sürecini yoğunlaştırmak istiyoruz. 

İsrail'e yönelik kınamalar yeterli değil ve bu rejimin yaptırıma tabi tutulmasını istiyoruz. Ayrıca, Filistin'in İsrail işgalini sona erdirme konusundaki ulusal hedefi, Filistin genelinde İsrail apartheid rejimini devirmek olarak değiştirilmelidir.' 

Filistin İslami Cihad hareketinin askeri kanadı Saraya el-Kudüs de (Kudüs Tugayları) Kudüs'ün Kılıcı savaşının birinci yıldönümü vesilesiyle yaptığı açıklamada şunları söyledi: 'Bu savaştan bir yıl sonra direniş öncekinden daha güçlü ve daha donanımlı hale geldi ve güçlerimiz düşmanın her türlü saldırı ve aptallığıyla mücadele etmeye tamamen hazırdır. Ayrıca Gazze Şeridi ve Cenin'de ve işgal altındaki tüm şehirlerde düşmanla savaşmaya hazırız. Kudüs'ün Kılıcı, tüm Filistinlileri savunmak için aynı şekilde bakidir. Filistin’in bölgelerinin birbirinden ayrılmasına izin vermeyeceğiz.'

rasthaber