44 yaşındaki Hıdır Adnan Siyonist işgalcilerin kendisini başına buyruk şekilde tutuklanmasına itiraz amacı ile açlık grevine başladı ve giderek fiziksel açıdan kötü şartlara girdi.
Bu Filistinli esirin şehadeti birkaç konuyu içeriyor.
Birincisi, şehit Adnan’ın hiçbir zaman ölümden korkmadığı ve hatta şiddetli fiziksel zayıflığı bile açlık grevi kırmasına ve Siyonist düşmana teslim olmasına sebep olmadı. Filistinli şehit vasiyetinde şöyle yazdı: “Bu sözleri el-Remle hapishanesinden vücudumun yağları ve etlerinin eridiği ve kemiklerimin de yok olmakta olduğu ve artık gücüm kalmadığı bir durumda yazıyorum.” Bu davranış ve sözler, Filistinli şehidin ve dava arkadaşlarının Siyonist düşmana direnme ve teslim olmama inancını ifade etmektedir.
İkincisi ise bu Filistinli esirin şehadeti, Kudüs’ü işgal eden rejimin cinayet ve soykırımın bariz örneği olmasıdır. Irkçı rejim Hıdır Adnan’ın durumunun vahim olduğunu bilmesine rağmen bir yandan tedavisine izin vermezken diğer yandan da hiçbir avukat, tabip veya hukuk çevrelerinin kendisi ile temasa girmesine ve sağlık durumundan haber almasına izin vermedi. Hiç şüphesiz bu cinayetten işgal rejimi sorumludur ve hesap vermesi gerekir. Bu bağlamda Filistinli esirler medya ofisi sözcüsü da işgalci rejimin Siyonist hapishanelerinde esirlere yönelik yeni bir cinayet işlediklerini ve Hıdır Adnan’ın şehadetinden sorumlu olduklarını duyurdu.
Üçüncüsü, şehit Hıdır Adnan’ın davranış modeli ve Siyonist rejime teslim olmaması, onun düşmana karşı nihai zafere inancını gösteriyor. Esirlerin şehit olması onların geri adım atmasına neden olmadığı gibi direnişi sürdürme kararlılıklarını da pekiştiriyor. Nitekim şehit Adnan vasiyetnamesinde dava arkadaşlarına hitaben şöyle yazdı: İşgalciler ne yaparsa ve işgalciliğe ve kendi zulümlerine ne kadar devam ederse, siz umutsuzluğa kapılmayın ve ilahi zaferin yakın olduğunu bilin ve O'nun nüsret ve yardımının ise daha yakın olduğunu biliniz.
Dördüncüsü, gerçi Siyonist rejim bu cinayetini bilinçli işlemiştir fakat bu cinayetinin sonuçlarının da farkında olmasıdır. Hamas direniş hareketi sözcüsü Hazım Kasım bu cinayetin, Siyonist rejim hapishane kurumunca şehit esir Hıdır Adnan’a yönelik işlenen başına buyruk bir cinayet olduğuna değinerek bu cinayetin karşılıksız kalmayacağını belirtti.
Filistin direniş hareketi sözcüsü Davut Şahab ise dün iranpress muhabirine yaptığı açıklamada, Şeyh Hıdır Adnan’ın şehadeti ile direnişin devam edeceğini ve Siyonistlerce işlenen bu cinayetin Filistinlilerin Şeyh Adnan’ın yolunu sürdürmek için iradelerini güçlendirdiğini söyledi. Bu yüzden Adnan’ın şehadeti ardından Siyonist rejim ordusu muhtemel tepkilere karşı alarm seviyesini yükseltti.
Beşinci ve son konu ise, Hıdır Adnan’ın şehadeti ile Siyonist rejim hapishanelerinde Filistinli esirler ve Siyonist rejim arasındaki gerginlik ve çatışmanın daha da artmasıdır. Buna dayanarak Hıdır Adnan’ın şehadeti haberinin ardından Ofer hapishanesi Filistinli esirler ve Siyonist gardiyanları arasında çatışma ve gerginliklere sahne oldu. Olaylar bir Filistinli esirin Siyonist rejim ordu subayın üzerine kızgın yağ dökmesi ile yaşandı.
parstoday