Bu detaylar, Oron’un öldüğünü iddia eden İsrail ordusunun iddiasına şüphe düşürüyor. Oron’un kardeşi Abiram Şaul şunları söyledi:

“Kardeşimin ölü olduğunun tek delili, ordunun kardeşimi ararken bulduğu miğferidir. Ordu aileme onun ölü olduğuna dair tıbbi delillerin ellerinde olduğunu söyledi. Kardeşimin miğferi, kendisi esir düşünceye kadar yanındaydı. Ancak bu miğfer onu kaçıranlar tarafından bilerek geride bırakıldı. Miğfer şu anda adli tıp laboratuvarındadır. Ordu ve askeri hahamlar, kardeşimin ölü olduğuna dair delil olarak miğferdeki DNA’sını sundular. Ama bunu şüpheli buluyoruz. Ailem de miğferi teslim almak istemiyor. Çünkü ailem, oğullarının ölü olduğuna ikna olmuş değil.”

Abiram, kardeşinin ölü olduğuna dair delillerin sadece tıbbi deliller olduğu sürece kardeşinin hayatta olmasını uzak bir ihtimal olarak görmediğini söyledi. Bu konuda tıbbi mucizelerin meydana geldiğini, doktorların kanser olan annesine bir hafta yaşayacağını söylediklerini fakat annesinin yıllarca yaşadığını belirtti.

Abiram, ordunun kendilerine Oron’un öldüğünü, defin ve taziye merasimi düzenlemelerini söylediğini fakat miğfer ve bazı belgeler dışında her hangi bir şey sunmadıklarını, bunların da defin edilemeyeceğini, bu yüzden de Oron’un hayatta olabileceğine dair bir umut beslediklerini ifade etti. Kendilerini her şeye hazırladıklarını belirten Abiram, olacakların mevcut durumdan daha kötü olamayacağını dile getirdi. 

Abiram, kardeşinin Hamas’ın elinde olduğuna ve ordunun da onu geri almak için gerçekten harekete geçtiğine inandıklarını söyledi. Ailenin neden hükümete aleni bir şekilde laf etmediği sorusuna işe şöyle cevap verdi: “Onlar, görevlerini en iyi şekilde yapıyorlar. Yakında bu meselede bir ilerleme olacağını ümit ediyorum. Görevlerini ihmal ettiklerini görürsek o zaman bizim de söyleyecek bir sözümüz olur.” 

Kassam Tugayları ise geçen senenin yazında meydana gelen kara savaşında Golani Birliğinin bölgeye gelmesi sırasında asker Oron Şaul’u esir alındığını duyurmuş, ancak elindeki esirin sağ mı, ölü mü olduğuyla ilgili en ufak bir bilgi vermemişti.

fiem