Bu muhafazakar demokratlar, ABD, AB ve İsrail üçlüsü ile stratejik ortaklık sürecini işletirken Kuran-ı Kerim'in hangi ayetlerine tabiler, Avrupa Birliği tam üyelik hedefine ilerlerken hangi sahabileri örnek alıyorlar, para satan yasal tefecilere kar rekorları kırdıracak yasal düzenlemelere imza atarken ehl-i Sünnet ve’l Cemaat oluşun tam olarak neresine düşüyorlar?
Hazreti Üzeyir Allah'ın oğlu diyen Yahudilerle ve Hazreti İsa Allah'ın oğlu diyen Hıristiyanlarla stratejik ortaklık, halkın zararına ticaret, onların çıkarlarına uygun askeri işbirliği, en ödevi şeklinde kültürel işbirliği ya da kılık kıyafetten alfabeye benzeşme ehli sünnet akidesini tehlikeye sokmazken (büyük tehlike olarak kapitalistleşme değil Şiileşme gösteriliyor) "komşu ülke İran ile savaşmayalım, ticaret yapalım, askeri işbirliği yapalım" demek niye itikadi bozukluk olsun?
"Mezhep kavgaları ve etnik siyaset yüzünden Irak'ta, Suriye'de, Yemen'de, Sudan'da, Libya'da, Mısır'da kazanan İsrail oluyor" diyemeyen ama her fırsatta "İran, İsrail'den daha tehlikelidir" beyanı ile gündem belirleyen kürsü sahipleri Türkiye-İsrail ilişkilerinin geliştirilmesinde tam olarak hangi görevi icra ediyorlar? İnsan merak ediyor.
Diyelim ki Şiilik sapık bir mezhep, diyelim ki Şiiler küfür ehli olanlardan daha tehlikeli, peki, bir Sünni hem Sünni hem muhafazakar demokrat, hem Sünni hem milliyetçi, hem sünni hem liberal olabilir mi? Bu ülkede toplumsal işleyişte Hanefi olmak ya da şafi neye tekabül eder? Bu ülkede diyanet işlerimiz hangi mezhebin fıkhını sokağa taşıyabilir?
Uzatmayacağım. Siz Türkiye'yi İran ile savaştırmak mı istiyorsunuz? ABD, İngiltere, Fransa ve İsrail'in boyunduruğundan çıkışın yolu İran ile savaşmak mıdır? Ermenistan ile savaşa girsek ne olur, Yunanistan ile savaşsak ne kazanırız, örneğin faize dayalı kapitalist düzen yıkılır mı? Arjantin ile iyi ilişkiler kursak bu ehli sünnet oluşun neresine düşer, Latin Amerika sevgisi ABD ile ilişkilere şirk bulaştırmak mı olur? PKK ile savaş niçin bitmez? size niçin inanalım?”
İSLAMİ ANALİZ