Siyonist işgal rejimi, zindanlardaki Esir Hareketi’ni zayıflatmak, yeni cezalar ve yaptırımlar uygulamak için yasama, yürütme ve yargı organlarının hepsini seferber etti.
Filistin Esir Kulübü Siyonist işgal rejimine bağlı kurumların Filistinli esirlere yönelik 2015 yılında yaptığı hak ihlallerini belgeleyip rapor haline getirdi. Raporda 2015 yılının son üç ayı en zor zaman dilimi olarak geçti.
Raporda verilen önemli bazı bilgiler şöyle:
2015 yılında Batı Yaka, Gazze ve 1948 yılında işgal edilmiş Filistin topraklarında toplam 6815 kişi tutuklandı. Tutuklananların yaşı 10-73 arasında değişiyor. Bunların 2000’i çocuk, 200’ü kadındır.
Bunlar Esir Kulübü’nün kayda geçtiği tutuklama vakalarıdır. Çoğunluğu daha sonra salıverilmişse de bir kısmı halen içerdedir.
Yılsonu itibariyle Siyonist işgal zindanlarında bulunan Filistinli esir sayısı 7000’i buldu. Bunlardan 450’si çocuk, 57’si kadın ve 600’ü idari cezayla zindanlarda tutulan kişilerdir.
2015 yılının son üç ayı
2015 yılının Ekim, Kasım ve Aralık aylarında Filistin çok önemli olaylara şahit oldu. İşgalcinin Mescidi Aksa’ya yönelik saldırı ve baskılarının artması karşısında patlak veren intifada esirleri de etkiledi.
Bu süre içinde işgal güçleri 1000’i çocuk ve 100’ü kadın olmak üzere 3000’den fazla kişiyi tutukladı.
İdari tutuklamalar
2015 yılı idari tutuklamalar açısından da olumsuz bir yıl oldu. Yılsonu itibariyle idari cezalı tutukluların sayısı 600’ü buldu. 2009 yılından beri ilk kez bu sayıda esir idari cezaya çarptırıldı. İdari tutuklulardan 498’i geçen yıl tutuklananlardan oluşurken, diğerleri idari cezaları uzatılanlardı.
Açlık direnişi
Siyonist işgal rejimi zindanlarında bulunan esirler kendilerine uygulanan keyfi hukuksuzlukların son bulması için bireysel olarak açlık grevine girdiler. 2015 yılı içinde 25 kişinin yaptığı grevlerin en önemlisi İslamî Cihad liderlerinden Hıdır Adnan’ın greviydi. 56 gün süren açlık grevinin ardından işgal rejim Adnan’ın şartlarını kabul edip serbest bıraktı.
Yaralı esirler
Esir Kulübü’nün tespitlerine göre birçok esir tutuklanma esnasında işgal güçlerinin kurşunlarına, araçlı saldırılarına ve darplarına maruz kaldı. Kulübün kayıtlarına göre geçen yıl 30 esir yaralı olarak tutuklandı.
İşgal güçlerinin kasıtlı olarak yaralıları hastaneye kaldırmayıp önce cezaevine göndermesi ve uzun süre tedaviden mahrum ederek cezaevinde tutması yaralıların daha sonra onarılmaz sakatlıklara maruz kalmalarına veya hastalıklarının ilerlemesine neden oluyor. Nitekim esir çocuk Celal Eş-Şeravine’nin Ramle cezaevi revirinde bacaklarının felç olmasına neden oldular.
Çocuk esirler
Siyonist işgal rejimi yaşları 18’in altında bulunan 450 çocuğu zindanda tutuyor. Çocuk haklarını güvence altına alan hiçbir kanunu, ilkeyi ve değeri dikkate almayan işgal rejimi büyüklere uyguladığı zorbalığı, zulmü ve baskıyı onlara da uyguluyor.
Filistinli çocuklar tutuklandıkları sırada, sorguda ve cezaevinde çok ağır baskı ve işkencelere maruz kalıyorlar.
Kadın esirler
İşgal rejimi 57 Filistinli kadın esiri Hasharon ve Damun zindanlarında tutuyor. Bunların en eskisi 2002 yılında tutuklanan Lina El-Cerbuni’dir.
Esir kadınlar arasında 12 yaşında esir bir kız çocuk da var. Yine onlardan İstebrak Nur (15), Merah Bakir (16), Lema El-Bekri (15), Nurhan İvad (14) adındaki esirler yaralı olarak tutuklanıp zindana atıldılar.
Tecrit edilmiş esirler
İşgal rejimi iç istihbarat teşkilatı (Şabak) esirlerden 16’sını güvenlik ve gizli dosyalar bahanesiyle tek kişilik tecrit odalarında tutuyor. 2013 yılından beri tek kişilik tecrit koğuşlarında tutulan esirler var. Tek kişilik tecrit cezaları daha çok protesto, açlık grevi ve direnişlerden sonra veriliyor. Amaç aktif olan esirleri uzaklaştırmak ve diğerlerinin de gözünü korkutmak.
Esir vekiller
Siyonist işgal rejimi Filistin halkının her tabakasından insanları zindana atıyor. Tutuklama ve cezalardan dünyanın her tarafında dokunulmazlıkları kabul edilen milletvekilleri de nasiplerini alıyor. Şu anda işgal zindanlarında 5 vekil var. Bunlardan en çok zindanda kalanı 2002 yılında tutuklanan ve 5 müebbet cezası verilen Mervan Bergusi, ondan sonra 2006 yılında tutuklanan ve 30 yıla mahkûm edilen Ahmed Saadat geliyor. Diğer esir vekillerden Halide Cerar 2 Nisan 2015 yılında, Muhammed Cemal En-Netişe 2013 ve Hasan Yusuf ise Ekim 2015’te tutuklandı.
En eski esirler
Siyonist işgal rejimiyle Filistin Yönetimi arasında varılan anlaşmaya bağlı kalmayan işgal rejimi Mart 2014 tarihinde serbest bırakması gereken 30 Filistinli esiri bırakmadı. Bunlar arasında esirlerin piri sayılan Kerim Yunus da var. Kerim Yunus 34 yıldır kesintisiz işgal rejimi zindanlarında. Serbest bırakılması gereken bu esirler Oslo İlkeler Anlaşmasından önce tutuklanan esir grubuydu. Normal şartlarda dördüncü grup olarak bunların da serbest kalması gerekiyordu. Ancak işgal rejimi son anda çark ederek bunları salıvermekten vazgeçti.
Şalit esir takasında serbest kalıp tekrar tutuklananlar
Hamas ile işgal rejimi arasında Haziran 2014 tarihinde sağlanan esir takas anlaşmasıyla serbest kalan esirlerden 70’i daha sonra tekrar tutuklandı ve bunlardan 45’ine eski cezaları yeniden uygulanmaya başlandı. Bunlardan çoğu müebbet cezaya çarptırılan esirlerdir.
Hasta esirler
Siyonist işgal rejiminin hasta ve yaralı esirlere yönelik ihmali bilinen bir politikadır. Temel hedefi esirlerin her yönüyle zarar görmelerini sağlamaktır. İşgal güçleri tıbbi ihmalin yanında hasta ve yaralı oldukları halde onlara saldırmakta, cezalandırmakta, nakillerde uygun olmayan araçlar kullanmaktadır.
Şu anda 700 esir değişik hastalıklardan muzdarip durumda. 23’ü Ramle revirinde yatan esirlerin çoğuna ağrı kesiciden başka bir şey verilmiyor.
2015 yılında tıbbi ihmal sonucu 2 esir şehit oldu. Bununla içerde şehit olan esirlerin sayısı 207’e ulaştı.
İçlerinde kanser gibi ağır hastalıklara maruz kalan esirlerin de olduğu hasta esirler cezaevi revirlerinde gereken tedavi göremedikleri gibi dışarıda tedavi olmalarına da izin verilmiyor. Bu şekilde birçoğu ağır ağır acı çeke çeke ölüme doğru gidiyor.
Cezaevlerindeki hak ihlalleri
Siyonist işgal rejimi esirlerin iradesini kırmak, morallerini bozmak, maneviyatlarını yıkmak için özellikle Esir Hareketi’ne karşı baskı, zulüm ve hak ihlallerini sürdürüyor. Sorgu ve tutuklama odalarında her türlü işkenceye maruz kalan esirler, zindanlara dağıtılırken de işkence kafesi gibi araçlarla naklediliyor.
Zindanlarda ise hemen hemen her gün ihlaller oluyor. Ani gece baskınları, ilaç ve tedaviden mahrum bırakma, ani kararlarla bölümleri, hücreleri ve zindanları değiştirme, akraba olan esirleri birbirinden ayırma, esirlere saldırma, arama iddiasıyla baskınlar yapıp göz yaşartıcı bombalarla saldırma, ateş açma, yakın akrabaları ziyaretten mahrum bırakma, ziyaretlerde araya cam perde geçirme, tek kişilik tecrit cezası uygulama, para cezası uygulama, elektrik ve su ihtiyaçlarını kısıtlama bunlardan sadece bazılarıdır.
fiem